Kan soğudu, toprak gözyaşı döktü,
Gözler küçüldü, samanlar kavak oldu.
Gerçekler suya battı, yalanlar sel oldu,
Terazinin kefeleri, iki yüzlülükle doldu.
Nimetler şükürsüz, gözler fersiz kaldı,
İnsanlar sevgisiz, bulutlar yağmursuz kaldı.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Nimetler şükürsüz, gözler fersiz kaldı,
İnsanlar sevgisiz, bulutlar yağmursuz kaldı.
Güneş ve yıldızlar misafir edilmez oldu,
Anne ve babalar eşik üstünde yüzüstü bırakıldı.
Bilgi çağı dedik, bilmediklerimiz bilgi oldu,
Kitaplar, ekranlar habersiz haberlerle doldu.
Karıncalar yolsuz, değirmenler susuz kaldı,
Anne ve babalar, çocuklarına esir kaldı…
Azizim!
Evet haklısınız yüreğinize sağlık kutlarım kaleminiz daim ve kavi olsun muhabbetle
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta