Esâtîru'l-evvelîn Şiiri - Esra Keskin

Esâtîru'l-evvelîn


( öncekilerin masalları )

//Mistik bir çağdan geliyorum 
Dilimde aksanı bozuk bir lisan
ve alfabesi yitik bir sessizlik
oysa bütün dillerde aynı okunuyor kimsesizlik !

I.

Kimbilir kaç gece bir mümin safında ömrümün hesabını vereceğim anerqa !

Ruhum üşüyordu
ve tanrı çıplak ayaklarıyla basıyordu canıma 
Evvel zaman hikayelerine bombalar yağıyordu
kırağı düşerken sabahlarıma

ruhumda geçmişin ağır yaralı ağıtı
tabutlara siyah giydiyordu 
kimsesiz yalnızlığıma çiçekler takarak
Ellerin bedenimi sayısız ölüye bölüyordu 

Beyin ölümü gerçekleşmiş bir hayatta 
ölümcül varlıklara ruhumu satarak 
ve sol yanıma ağır yaralı bir aşk bırakarak
cebimdeki gülleri toprağa savuruyorum 
çünkü 
imlasız ve mağrur bir yenilgi
ve tarihe düşülmüş en yakıcı acı
ruhuma üflediğin cinnet !

II.

Ölüm ömrümün mutlak ayaklanmasıdır
ve ardında kalemi kırılmış hükümsüz bir aşk  bırakır

şimdi
kaç şiddetinde bir acı dindirecek sızılarımı ,
Kaburgama batan vicdanımı hangi sevap kurtaracak anerqa ?

Hadi son birkez gözlerini tut yoluma
Gözlerin ,
Işık olsun sonsuz karanlığıma

Ve alnım rahmet ülkesinde
secdeye dursun 
bir varmış
bir yokmuş varlığına !

3mart2017

Esra Keskin
Kayıt Tarihi : 27.8.2018 23:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Esra Keskin