biz
pabuçlarımızı sıkı bağlardık
toplayıp ağırlığımızı
seçtik birer ikişer esaslı yolları
kayalıklar olmasın diye inatçı keçileri
sonra yalpa yengeçleri savurduk
kozmosu ve dayanışmacı işleri yaptık
denedik elinden elimi çözmeyi
her şey doğru ve teskin edici
her şey ölüm gibi
gece karanlığında fenerin ışığına
tutulan tavşan gibi kıpırtısız
baktı her birimiz başkentine, göze alamayız
ki güneşin çocuğu benim, eşitler çadırında yalandan kalamayız
sınıfsal bölünmüştük zaten ana teoriye göre
iyi niyet adına öpüyor. soğuk. hararetiyle
kırıp geçiyor...
gazoz kapaklarıyla oynasaydık
ne ol’urduk seninle
güler geçerdim gözlerinden, sarılırdın bile...
Kayıt Tarihi : 14.6.2020 13:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!