Dallarında tomurcukları, cilveleşen kuşlar,
Bülbül nameleri, gün batımının kızıllığı,
Çuha çiçekleri, mor menekşeli sabahlar,
Çığlıklı kırlangıç uçuşları,
İlk tren yolcuları gelir,
Ay çatıma düştüğü zaman,
Kuşların göçüdür, sefil kuşların,
Sefil sürüklenmeleri uzak iklimlere.
Çıkışları yakala bacalardan çıkmasın kara dumanlar,
Koruluklardan gelir esintinin sesi,
Nemli ve yeşil kokulu suları duru bir ırmak,
Dağlar baharında nefeslenir,
İçimdeki yağmurun su birikintileri,
Sevdanın bıraktığı anıların dünyası,
Ve bütünüyle silinemeyenler,
Sürüklendim, bekledim,
Senin yeşillendiğin gökyüzü altında yürüyen bir adamım,
Ruhumun sükuneti, selviler, çamlar, meşeler,
Rengini sergiliyor derin maviler,
Alaca karanlığın ilk ışıkları,
Umutlar izdihamı sokaklarım.
Aştığım yol doruklar değil mi?
Anılarım sevda vahası,
Güzelliğin bana sunulan bir gül mü?
El sallayan hüzünler mi çocuk?
Yağmurları terk ettik, sisle inen yağmurları,
Yıllara yazdığım mektuplar bir kutuda,
Kurdeleli kara çiçekler,
Dört duvarın gizleri, hazin ölümlerde,
Sevgi ektiğimiz yaşam bahçelerinde,
Boy atıyor sevda esaret yüreklere,
İçime ılık rüzgarlar geliyor,
Arkamda güneş var,
Koşulsuz bağımlılık aşkın esir kanatları,
Uçup gidecek yıllara yelkenler,
Doğru ışığı gören bizler,
Çekiliyoruz mevsimlerden.
Kayıt Tarihi : 27.8.2005 08:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)