Erzurum Şiiri - Cemal Şener

ERZURUM

Bismillah deyip
girelim kapından içeri

Kar yağar hırtığına kadar,
Tipi konuşur, dağ susar,
Dadaş susmaz…
Sözünü mertçe söyler.

Tortum Şelalesi gürler yukarıdan,
Sanki gökten düşen bir destan.
Su değil, tarih akar
Kayadan,
sabırdan, inattan.
Her damlası bir yiğit hikâyesi,
Her köpüğü bir ana duası.

Nene Hatun Tabyası’nda
Zaman donar Erzurum ovasında
yürekler yanar.

Bir kadının adımları
Top sadasından ağırdır.

Vatan dedin mi
Erzurum ayağa kalkar.

Dadaşların sevdası serttir,
Dağ gibidir, eğilmez.
Severse can verir
Ama boyun eğmez.

Ezemin oğlu,
Sözleri kıldan incedir
Duruşu çelikten.
Kar örtmüş taş damlarını

Kartol kaynar kazanda.
Gıdigin
gudigin olayım döner dilde

Çocuk kahkahasında.
Soğuk ekmek olur sofrada
Ama muhabbet sıcaktır
Erzurum ocağında.

Oltu taşıdır yüreklerin başı
Simsiyah ama İşlendikçe
Parlar Ayna gibi

Dert ve gam bindikçe
Tespih olur sabırla
Yüzük olur kara sevdalara
Adeta palan döken gibi
Selam verir
El emeği göz nuruyla
işleyen emekçi ustalara

Bu şehir
Dirençle büyüdü
Nice
Ecdat kar altında can verdi
Ayazından geçmeyenler
Erzurum’u anlayamaz

Kar diz boyudur
Gurur göğe yükselir
Asla kibir yoktur
Dadaşın özünde

İşte bizim
Erzurum budur
Ardahanlı Cemal Şener'in
Sözlerinde