Nargiz misin nar mı dedim,
Fark eder mi sence dedi,
Bende gönlün var mı dedim,
Belki, biraz, bence dedi,
Nefsi, kelamında edersen paşa,
Dostlar kervanında ne dersen boşa,
Savaşın kendinle ey Ademoğlu,
Dönsen de serhoşa, dönme şer hoşa...
Ceddim Anadoluyu, öz yurdu bildiğinde,
Devlet yüzü görmemiş, bir millet dolaşıyor,
Fatih ile Osmanlı, Bizans'ı sildiğinde,
Ezilen bu milleti, payitahta taşıyor,
Yüzyıllarca özüne, kardeş bilip renk etmiş,
Beni benden alıp gitti
İzlerinde kaybolduğum
Yıllarımı çalıp gitti
Dizlerinde kaybolduğum
Ay ecemdi bal gecemdi
Şu fani dünyada, iki yâr sevdim,
Biri yakıp gitti, yıktı birisi,
Canım gülüm deyip, ömrümü verdim,
Biri yakıp gitti, yıktı birisi,
Arayıp dururken, hep çıkar yolu,
Kalemi kâğıdı, fırlatıp attım,
Heceler isyankar, cümleler müşkül,
Pervane bu canı, ben mi yarattım,
Dönmek istiyorsan, dön deli gönül,
Kanatsız uçarken, nefsin peşinden,
Hesabı mizana bıraktım gülüm,
Seni bu dünyada affediyorum,
Sızlanıp dursa da yaralı gönlüm,
Seni bu dünyada affediyorum,
Acı sözlerinle verem etsen de,
Yetmez mi bunca yıl, çektiğim çile,
Yine sever miyim, sanmam bir daha,
Değil seni görmek, adını bile,
Ağzınla kuş tutsan, anmam bir daha
Ömrümce gezinsem, deli divane,
Mevsimlik sevdalar bize salıncak
Hak yoluna serek postu Dudahi
Her nereye baksam sureti ancak
Can gözüyle görek dostu Dudahi
Bu deli ırmağı çöllere vurdu
Ömür kervanımız, geçti geçiyor,
Derdime dert vurup, yorma ey güzel,
Gönül sevdiğini, seçti seçiyor,
Ele güne varıp, sorma ey güzel,
Ak düştü saçlara, yüzde çizgiler,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!