Burası ne yer ne gök nede mahşer
Bilemezsin
Ne cennete benzer burası nede cehennem
İn deseler inemezsin çık deseler çıkamazsın
Belki usanır sıkılırsın amma asla bırakamazsın
Bir gün kızıp öfkelensen, ben gidiyorum desen de
Ben ki bana bile yabancı
Sırf sana değil kendime bile yalancıyım
Her gün aynada bir yüz görüyorum
O sabah doğduğum yüzle
O akşam ölüyorum
O yüz bile bana yabancı
Bu benim sana son fermanımdır
Bilmelisin ki bu senin son dermanındır
Eğil ve itaat et milletinin efendisine
Yürekten ve samimiyetle bağlan kendisine
O el öptürmez el öpenleri sevmez
Beni bana sorarsın da dostum
Bakalım ben beni biliyor muyum ki?
Bakma benim gamsız kedersiz göründüğüme
Oysaki içimde ne fırtınalar kopuyor bilemezsin
Sanma ki benim ki bir isyan
Sanma ki mutlu değilim hayatımdan
Bu gün Ergenekon’dan çıkış günüdür
Bu gün bir ulusun yeniden doğuşu
Dünyaya egemen oluşunun günüdür
Hem kutlu hem hayırlı olsun
İnşallah hep böyle mutlu olursun
Lan kahpe köpek
Hem güneşin yakıcılığından kaçıp
Kağnının gölgesine sığınıyorsun
Sonra nankörlük edip
O kağnıya küfredip taş atıp
Yakmaya çalışıyorsun
Üflenmiş dumanlar içerisindeyim ortalık toz duman
Ne şevk kalmış sende nede eski heyecan
Karaydı tenin şimdi kalbinde kara
Belki bulursun kaybettiğini
Ara babam ara…….
Haber sorma benden
Sen bana haberler ver
Olup bitenleri görmüyorlar mı?
Neyi düşünüp neyi bekliyorlar
Bu pezevenkler..
Kimin…
Bir kurban lazım tüm bu karanlıklardan kurtulmak için
Ama kim kurban olmak ister
Hadi kurbanlığı bulduk
Peki, kim sevdiğini kendi elleriyle
Doğrayıp sunmak ister?
Ne ben Allah’ım
Hani o bakışın vardı ya
Meydan okurcasına duruşun
Kahpenin kahpeliklerine karşı
Hissettirmeden vuruşun
Hani o sözlerin vardı ya
Kılıçtan daha keskin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!