Seni,
Yüreğimde terk edişimin ilk gününden yazıyorum.
Güne uyanamamanın ağırlığı üzerimde.
Her zamanki gibi çalan alarm değil —
Ertelenen benmişim…
Hayatım ve umutlarım.
İlk ertelemem,
Saçlarımı taramamaktı.
Aynada kaybolmuş bir suret gibi…
Sonra "Bugün ne bulursam, onu giyeyim" dedim.
Sanki geleceğim, askıda kalmış gibiydi.
Makyaj fırçasında bekleyen renkler bile sessiz.
Ellerimden kayıp giden o umutlar…
Her “bugün” ertelendikçe,
Daha derin bir "yarınsızlığa" dönüştü hayat.
Ve işte —
Geç kalmanın acı gerçeğiyle
Yatağımda doğruldum.
Ne bir sabaha uyandım,
Ne de bir güne…
Sadece ertelediğim kendime.
Gözlerim, perdesiz bir geceye açıldı.
Bir kahve kokusu bile yabancı artık.
Her yudumda içime dolan boşluk,
Her nefeste eksilen ben...
Pencereden süzülen ışık bile kırgın.
Güneş bile ertelemiş doğmayı sanki.
Saatler,
Aynı zamanı çalıyor usulca.
Ve ben —
Hâlâ aynı düşte,
Kaybolmuş halde.
Hayallerimi dolaba astım dün gece.
Üzerine naftalin kokusu sinmiş umutlar…
Her çekmecede saklanmış bir belki.
Ama bugün —
Hiçbir "belki"
Gerçek değil artık.
Kayıt Tarihi : 14.4.2025 17:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!