Adem ve Havva,
Günahları sırtımda yük,
Günahları bir ömürden büyük.
Belki bu yüzden belimin kamburu,
Belki bu yüzden yüzümün çirkinliği.
Bir bedende yedi canız
Döğüş günü akan kanız
Yeryüzüne daim hanız
Adım Türk benim şanım Türk
Oğuzoğlu derler bize
Ben...
adımı söylememe gerek yok bilenler bilir.
Gösterişli bir mahlasım ya da rumuzum yok.
Sahte isimlerin arkasına sığınmaya ihtiyaç duymadım.
Yaşımı boşverin,
Memleketimi de,
Bizim memlekette kışlar soğuktur
İnsanlar çok soğuk
Kalpler buz gibi
Bizim memlekette sokaklar dardır
Beyinler daha dar
Asırlardır gelen bozkurt töresi,
Bağlar beni ecdadıma, atama.
Sisler içinde görünür Ötüken yöresi,
Aksın kanım, can olsun aziz vatana.
Hatırladın mı? Hani onlar,
Hiç sahipsiz kalmayanlardı.
Tanıdığım en yoksul insanlar,
Alnı yerden kalkmayanlardı.
Anlat anlat anlamadılar,
Sözüne küstü dilimiz gayrı.
Erken vakitte dinlemediler,
Yokuşa düştü yolumuz gayrı.
Körler sultan sağırlar da kadı,
Güneşli havalara
Yağmurlu gözlerle bakan
yığınla insanın arasında
Yapışmış yakamıza
gülmek suçu
Gülmek mi suç
İhtilal şairleri okudum ben
Kalemleri kırık
İhtilal şiirleri besteledim
Mısraları kayıp.
Ömürlerinden çalınmış bir kaç harfi
Kalbimin ibadetidir seni sevmek,
Tapmanın sesini duymaz mısın?
Günde beş vakit baksam yüzüne,
Beni cennetine almaz mısın?
Sen ki ey hançer bakışlı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!