Özlem
yırtık bir bohçadır
maziden kalan,
ne kadar çok şey varsa
saklamaya çalışıp da
kaybettiğin hepsini.
Özlemlerimi bıraktım yine
karnelere iliştirip
randevulaştık bir kez daha
eylüle kanıp.
Gönülden değil ya
gözden ırak olacağız bundan böyle
Yine bir pazar günüydü
kaybettiğimde babamı.
Güneş arkasını dönüp
dayadığında sırtını geceye
usulca ayrıldı aramızdan
ve takvimler
Ölüm bir kuytuda bekler bizi
söylenmedik türkülerle
ve sade bir yalnızlık içer gözleri
boşluğa uzanmış.
Köşeli avuntuların gizlendiği
med-cezir heyecanlar
Akşamlar
yolcu toplar sokaklardan,
karanlığı delip geçen ışıklar
emzirirken evlatlarını
yanık tenli bir hüzün geçer
yanıbaşımdan usulcana
Sevginin hükümdarlığında
esir düştük bir gönüle
gocunmadık.
Gönüllerin esaretinde
hükümdar olduk sevgiye
övünmedik.
Geçmiş
hep özlemle mi yadedilir Allahım.
Mahzun yüreklere
bir yaprak yetiyor
ezel bahar için.
Bir kaşık,
Geceler
örter kapılarını üstüne
beklenen bir ölüm gibi,
vurur sırlarını yüzüne.
Mavinin ebruli hengamesine
Derya hasretindeki
bir nehir misali
coşkunum şimdi.
Düşüncem,
sessiz çığlıklarla
inletir ortalığı
I
Onulmaz bir yaradır
kanadıkça büyüyen.
II
Müstehzi bir gülüştür
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!