Ayşe; annesi, babası ve iki erkek kardeşiyle birlikte gecekonduda otururlardı. Babası seyyar satıcılık yapar, annesi de evlere temizliğe giderdi. Ayşe orta sonda, kardeşleri de ilkokula gidiyorlardı. Zengin değillerdi ama mutluydular.Evlerinin karşısında uçsuz bucaksız mezarlık vardı. Bu çok eski,
tarihi yaşatan bir mezarlıktı.
Ayşe, içine kapanık fazla arkadaşı olmuyan biriydi.Geceleri çok korkar, yorganı başına kadar çeker, uyuyana kadar yatağın içinde titrerdi.Nedenini
oda bilmezdi.Hiçkimseyle de dertleşmezdi.Düşündüğü zaman ise, evlerinin karşısında ki mezarlıktan kaynaklandığı aklına gelirdi. Uykusu kaçtığı bazı zamanlar, odanın kapısının açılıp kapandığını hissederdi. Son zamanlar da
daha huzursuz ve korkak olmuştu. Birgün annesine anlatmaya karar verdi.
-Biliyormusun anne, geceleri ben çok korkuyorum. Burdan taşınalım. Bazen kapı, açılıp kapanıyor dedi.Annesi,
-Olurmu öyle şey kızım, nerden çıkarıyorsun. Böyle birşey olmaz. Takma kafana rahat rahat uyu. Üstelik taşınamayız. Biliyorsun babanın durumunu dedi.
Yağmur giyerlerdi sonbaharla bir
Azıcık okşasam sanki çocuktular
Biraksam korkudan gözleri sislenir.
Ne kadınlar gördüm zaten yoktular