Ayşe; annesi, babası ve iki erkek kardeşiyle birlikte gecekonduda otururlardı. Babası seyyar satıcılık yapar, annesi de evlere temizliğe giderdi. Ayşe orta sonda, kardeşleri de ilkokula gidiyorlardı. Zengin değillerdi ama mutluydular.Evlerinin karşısında uçsuz bucaksız mezarlık vardı. Bu çok eski,
tarihi yaşatan bir mezarlıktı.
Ayşe, içine kapanık fazla arkadaşı olmuyan biriydi.Geceleri çok korkar, yorganı başına kadar çeker, uyuyana kadar yatağın içinde titrerdi.Nedenini
oda bilmezdi.Hiçkimseyle de dertleşmezdi.Düşündüğü zaman ise, evlerinin karşısında ki mezarlıktan kaynaklandığı aklına gelirdi. Uykusu kaçtığı bazı zamanlar, odanın kapısının açılıp kapandığını hissederdi. Son zamanlar da
daha huzursuz ve korkak olmuştu. Birgün annesine anlatmaya karar verdi.
-Biliyormusun anne, geceleri ben çok korkuyorum. Burdan taşınalım. Bazen kapı, açılıp kapanıyor dedi.Annesi,
-Olurmu öyle şey kızım, nerden çıkarıyorsun. Böyle birşey olmaz. Takma kafana rahat rahat uyu. Üstelik taşınamayız. Biliyorsun babanın durumunu dedi.
Ayşe bir çıkar yol bulamamıştı. Annesinin dedikleri korkusunu yenmesine sebep değildi. O gün kardeşinin doğum gününü kendi aralarında kutladılar.
Ayşe mutluydu. İçinden.
-Bu gece rahat uyuyacağım diye düşündü.Gece olunca yatağına yattı.
Kafasında okulda çözemediği bir problem vardı.Yine uykusu kaçmıştı.
Devamlı düşünüyor, kafasından sonuca ulaşmaya çalışıyordu. Birden kapı
kendiliğinden açıldı.Korkmuştu. Annesine bağırmak istedi.Soluğu çıkmıyordu. Yatağında titremeye başladı. O anda oda birden aydınlandı.
Gözleri kamaşmıştı. Şaşkın ve korkuyordu. Karşısında beyaz sakallı bir
dede duruyordu. Yorganı kafasına çekti. Titriyordu. O an bir ses duydu.
-Kızım beni dinle, benden korkma dedi.
Ayşe daha da çok korkmuştu.
-Bana bak kızım, beni dinlemelisin dedi.
Ayşe yorganı başından çekti. Dedeye baktı.
-Korkma kızım, sana kötülük yapmıyacağım. Seni uyarmaya geldim dedi.
Ayşe konuşamıyordu. Sadece dinliyordu. Dede:
-Kızım, aileni al ve bu evden uzaklaşın dedi.
Ayşe anlam verememişti.Ağzından zorla,
-Neden diyebildi.
-Biri geçe deprem olacak, hemen bu evden çıkmalısınız. On beş dakikanız var dedi. Ve kayboldu.
Ayşe ne yapacağını şaşırmıştı. Annesine, babasına ne diyebilirdi.İnanmazlardı ki ona. Bir de rüya görmüşsün sen derlerdi..
Aklına bir fikir geldi.Babası, kızkardeşini çok severdi.Halasının hasta ve onu çağırdığını söyliyecekti. Hemen babasının yanına gitti.
-Baba uyan, halam telefon etti.Eniştem evde yokmuş. Sen onu hastahaneye götürecekmişin. Annem ve biz çocukların yanında olacakmışız.
dedi.
Babası bir hışımla yataktan kalktı.
-Hadi hazırlanın gidiyoruz dedi.Kapıda külüstür bir arabası vardı.
-Ben arabayı çalıştırmaya gidiyorum. Siz de gelin dedi.
Ayşe apar topar bir bavul hazırladı.Tüm aileye yetecek kadar tıka basa bavulu doldurdu. Okulla ilgili kardeşlerinin ve kendine ait tüm gereçleri aldı.
-Anne. babamın parası varsa al yanına dedi.
Annesi şaşkındı. Neden kızım diye sordu.
-Anne biz yokken hırsız girebilir dedi.
Evi kapadılar. Arabanın yanına gittiler. Babası,
-Bu eşyalar da ne diye sordu. Kızına kızdı.
-Yarın geleceğiz. Bu bavulların işi ne dedi.
Ama kız kardeşi hasta olduğu için, bir şey demeden bavulları garaja koydu.
Arabayı çalıştırdı. Yüz metre gitmişti. Yerin altından büyük bir gürültü geldi.
Şaşırmışlardı. Deprem oluyordu. Arkalarına baktılar evleri yerle bir olmuştu.
Babası şoktaydı. kızına.
-Kızım anlat bana, ne oldu da bizleri apar topar evden çıkardın dedi. Ayşe.
-Babam halam rahatsız değil. Sizlerin evden çıkması için öyle söyledim.
Gece olanları babasına anlattı.Ailecek şaşkındılar.Sağ kaldıkları için şükrediyorlardı.Gerçekten halasına gittiler. Onlarda kapıdaydı. her yer
mahşer yeri gibiydi. Bir hafta sonra enkaz kalkmıştı. Ayşe'nin babası daha sağlam bir ev yaptırmak için uğraşıyordu. Ayşe'nin annesi de,
-İyiki kızım hatırlattın evden parayı aldık diyordu.
Ayşe yeni evindeydi. Artık daha sağlam ve daha güzel olmuştu.Geceleri
korkmuyordu.Bazı geceler kapı yine açılıyordu. Ama Ayşe alışmıştı. Dede
onlara iyilik yapıp uyarmıştı.
Kayıt Tarihi : 22.5.2006 22:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
1-Siğilli tepesindeki EVREN DEDE mezarı vardır(haydi uyanın kollarım yoruldu)demesiyle uyananların sayısı çok yüksek.
2-Kaz,hindi,tavuk,köpek ve kedi.sığır,at eşek gibi evcil hayvanların uyarıları.
3-Ölmüş yakınlarının uyarmaları.
Daha nice işaretlerin oluşu bir gerçektir ALLAH o günler göstermesin sağlık ve şiirli günler temennilerimle.
Mustafa YAZKA
gerçi evde yalnızım şu an..hava kararmış..şiddetli bir yağmur yağıyor..ve üstüne bu öyküyü de okuyunca biraz tırstım ama çok güzel bir anlatımdı..kalemine sağlık bitanem....
Osman karahasanoğlu
TÜM YORUMLAR (6)