Benim çocukluğumda
Sarı helikopterler
Yani yusufçuklar inerdi yemyeşil çayırlara.
Kuzular yayılırdı şafak ışıklarıyla.
Kızıllaşırdı dağlar sisleri dağılınca.
Tavşanlar koşuşurdu gökyüzü ağarınca.
Eski yol eskidi, başlangıca vardı ömür.
Sessizlikten ses geliyor, öyle içten öyle gür!
Sıcak bir karanlıkta hiç görünmüyor güneş;
Karanlık ışıl ışıl, yakmaya yetmez ateş.
Kazanların içinde kaynıyor pişiyorum;
Yürüyorum akşamın maviliğinde yalınayak.
Gün batmamış ama gündüzüm bana uzak.
Gölgemi almamışım, önümde yanlızlıklar;
Bir ben, bir de tükenmiş bu beden var.
Çağlıyor Kura Nehri önümde, dalga dalga.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!