bir sevgi büyüttüm
birçok sevgi
öyle böyle değil
körebe oynadım
yürek deli-dolu
yürekte
çelik çomak oyunu
bir hayal miydi tutkular
sinderella ve
balkabağından yükselen
çocuksu masallar
kapadım kapıları
önkapım bahara açık
bir erik ağacıyla randevum var
(16 Mayıs 2003)
Naime ErlaçinKayıt Tarihi : 16.5.2003 23:34:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kış soğuk, kış kara ve kış alabildiğine ayaz geçerken
zamanda, kendini yavaş yavaş ilkbahara teslim ediyor günler..
Bu esnada erik ağacı birkaç gün üst üste açan güneşin
ve cıvıldayan kuşların seslerine aldanarak yeşillenip güzelleşmeye başlar...
Sonra, zamanın içinden gelen yanılgısını da elden bırakmayarak çiçeklerini de açar artık tüm dalları rengarek çiçeklere bürünmüştür....
Her bir yaprağının arasından bembeyaz çiçekler sürgün vermiştir yaşama...
Tüm kuşlar albenisine kapılıpgelmiştir güzelliğine onun...
o da mutlu olur görselliğiyle karamsarlığın hüküm sürdüğü kışa inat açtığı için...
Sonrasında, doğanın gerçekleriyle yüzleşir gelen bahar değildir açan da güneş... Şimdi herşey karanlığına bürünmüştür yaşamın yeniden fırtınalar çıkar, yağmurlar yağar, günler kararır ve bir yel eser alır götürür tüm çiçeklerini...
Fırtınalara mahsur kalır bedeni esen her bir rüzgarda bir dalını koparır verir rüzgara günler sakinleştikçe o yaralanmaya devam eder..
Bahar gerçekten geldiğinde ise o yorgundur artık..
Yaşamını erken başlangıçlara iten kimdi, doğanın bir yanılgısı mı yoksa kendi iç güdüsel davranışını mıydı?
Düşünmedi bunu yeniden gelen bahara verdi kendini yenilenerek
Kopan ve kırılan yerlerinden kuruyordu artık...
O her bahar aynı kırılganlıklarla ve yanılgılarla açıp açıp durdu her açtığında yeniden kırıldı.
Alışamadı kendisine...
Düşündü acı çekmek istemiyorum
ama neden her bahar geldiğinde yine açıyorum diye
çıkamadı için içinden o esnada bir su yürüdü köklerine
ve güneş vurdu tenine eridi üzerine yer alan çamurlar
ve tekrar açmaya başladı çiçeklerini....
Nereye kadar gider....bilinmez...
Bilinen bir şey var erik ağacı her bahar yeni başlangıçlar yaparak yeni acılara devşirecek günlerini yeniden...
Yine insanın içine 'mil' çeken bir şiir'iniz daha, yine derinlerden, kör kuyuların duvar taşları arasından nefeslenmeye çalışan filizler gibi dizeler.Ve bu dizelerin anlattığı bir gizli gerçek; 'insanoğluna asla kapanmaması gereken bir kapı'. Haddim olmayarak, artık çalındığında açılmayacak olan bir kapı 'Naime Erlaçin Mabedi' ile, benim düşlerimde yer bulamadı kendisine.Saygılarım yine sizin için.
TÜM YORUMLAR (10)