Güneş şapka çıkarıp
Eğildi güne karşı
Bir gün daha geçti sen yoksun
Egoist zaman geçiyor sensiz
Dağlar menekşelerle dolmuş
Yaşar ebruli anılar
zulümde yaşar
Sevgi gibi, Helin gibi
Diyarbekir gibi
Şarap gibi yıllanmış gerçeğinle
Gözlerime bak,
Yüreğime açılan pencereye,
Kanayan şiirlerime
Sor kendini…
Yasak;
Gerçeğin geciktirci katalizörü
Gece;
Ölümle yaşam arasındaki sırat
Zaman;
Yollar misali uzanan
Îro ez lipaş derî mam
Weka hercar di jîyanamin
Bawer biki tu hat bîramin
Salek û çend meh beré
Ne rehetbu hevalémin
Nizanim
Arkasından koşturduğum baharım
Neresindeyim hayatın anlamını taşıyan
O sevgi dolu yıllarının
Akşamları yıldız avladığımız
Gündüzleri sokakları ezberlediğimiz
Gençlik…
Yüreklerin susup dinlediği
Sessiz bir anın
Kırık kelimeleriyle hayat bulan
Yarınlardan sıyrılıp uzat ellerini
Benliğinden kopan buzul katmanlarla
Tuhaf olan ne ki?
Seni kaybeden mi suçlu yoksa sen?
gitme ardından
sorular sorma tutsak ruhuna
bekle diner heyecanı
dinsin de yenilere açsın yelkenlerini
Seni
küçücük ellerini
kocaman dünyanın gerçeklerini
ve sen ağlarken
ve sen kanarken
puslu yalnızlığını sevdim
Deniz nemini taşıyan öğle sıcağı
Akdenizin koyu güneşi
ve sen ve diğerleri
ve gözlerinle savaşmak
gözlerinde ağlamak
aramak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!