Erguvanlı mor kadın Şiiri - Yüksel Nimet ...

Yüksel Nimet Apel
2962

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Erguvanlı mor kadın

ERGUVANLI mor KADIN

Kendisini Erguvanlı mor bir mevsim olarak düşleyen kadını düşlerken, ona ne giydirsem ki tereddüdünde önce turuncu; evet turuncu dediysem de vazgeçtim.

Turuncu şımarık, mavi gitgide çeliğimsi bir hal alan üşüyen ama yine de parıltısını kaybetmeyendi. Soğuk soğuk parlamasına üşütmesine izin veremezdim. Yeşil dedim. Iıh o da değildi, kadın gençti ve de yas tutmadığına göre siyah da olmazdı; ama siyah asildi, siyahla beyaz arasında kaldım ki yine mütereddittim.

Çok sessiz sakin ağzı var dili yok bir hatundu. Gerçek olmayıp düş olduğu içindi şirinliği. Henüz daha canına okuyacağımın farkında değilken onu her kalıba her renge boyayacağımdan, ama asla mora sadakatsizlik yapmayacağımdan habersiz mutlu gibiydi

Düşlerinden düşlediklerimden farklı olamazdı o Eguvanlı mor kadındı, mor da soğuk bir renkti ama, mesela bal köpüğü; kahve köpüğü az da olsa üşüyen içini ısıtabilirdi.
Düşlediklerini bana fısıldadığının farkına varmayan, düşlerimden habersiz cılız bir ihtimalle de olsa hayalimde yaşamaya ve yaşatmaya çalışırken merhamete geliyorum!

Üşüyen düş, eflatun, mor kadına azar, azar azar; turuncu zerk ediyor, çeşitli nüanslarla mizansen yaratıyordum.

Ta ki altında oturduğum ağaçtan mor bir dutun tepemden aşağı düştüğü ana kadar.
Ancak mevsimi geçmişti.

Belki Böğürtlen. Dağ armudu, Çocukluk yemişimiz dağdağın, alıç kızılcık ve dağ çileğinde hayat belirtisi olabilirdi. Kuşburnu, bunun yanında adını bilemediğimiz şifalı yemişler patikalarda, köy yollarında, dar geçitlerde mezralarda biz burdayız bizler buradayız; ve dağ çileği iştah açıcı rengi ve kokusuyla: en güzel reçel benden yapılır, kokumuz hiç bir meyvede yoktur der miydi diye düşünürken içimi tatlı bir his kapladı ve bir an duyguların rayihasını hissettim.

Görsellikleri ve kokularıyla mevcudiyetlerini hatırlatabilirlerdi.
Hazan kırmızısına sarıya, yeşile inat sürpriz yapabilirlerdi.

Düşündüm de ne kadar zengin ve donanımlıydım, hayallerim düşlerim, anılarım acı, tatlı her şey insan olmanın faydaları, insana bahşedilen güzellikler her şey vardı da bir tek hoş görü yoktu.

Var olanı türlü çeşit kılıklara sokar akıl süzgecinden geçirmeden çeşitli renklere, kokulara bulayıp, düşleyebilirdik olmasa ne kadar tatsız olurdu kimbilir hayat

Yüksel Nimet Apel
06/Ekim/2015/Salı/Bodrum

Yüksel Nimet Apel
Kayıt Tarihi : 7.10.2015 10:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Naime Özeren
    Naime Özeren

    Ben her rengin bir ruhu bir de tadı olduğunu var sayanlardanım.Yok... Galiba inananlardan... Meyveler ve çiçekler bunun en güzel kanıtı. Çok hoş bir denemeydi Nimet hanımcığım... Kutladım içtenlikle. Sevgim saygımla... Nicelerine....

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Sormalı işte..
    'Ne kadarı hayaldir, ne kadarı gerçek hayatın...'
    Bir şiirimde ben de demiştim.. 'Sen Yokken Hayalin Vardı..'
    Ve içeriğinde 'Hayallerimiz kadardır sevdalarımız..'

    Denemeniz de öyle.. Ve yine çok hoştu.. Kutlarım Nimet Hanım..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Yüksel Nimet Apel