Sen yoksun! dönmeyen dünyalara mahkum etmişim seni
Saçların yok, ellerin yok doğmayan güneşlere mahkum etmişim seni
Sennsizlik zehirli ok,saplanmış yüreğime sızlayan her zerreme mahkum etmişim seni
Titreyen ellerime, takatsiz dizlerime,uykusuz gözlerime mahkum etmişim seni
Taşlaşmış yüreklere,buz tutan bakışlara,kuru soğuk kara kışa mahkum etmişim seni
Bilmiyorsun sevgilim sevgi nedir bilmiyorsun
Aşk dediğin bilmeceyse cevabını bilmiyorsun
Gündüzlerin güneşimi,gecelerin ateşimi
Gözlerinin neşesimi, sevginedir bilmiyorsun
Kanat çırpan kuşlardaki yeni açan güllerdeki
Kalemim zehrin olacak senin
Yazdıkça gözünden kanlar akacak
Satılık kalbinde hançerden elim
Gezdikçe feryadın adım olacak
Bir bakarsın karşında belirmişim ansızın
Yan bugün yan ki gökyüzü aydınlansın
Yanki göz yaşlarım ısınsın sıcaklığında
Yanki aydınlansın hakka giden o nurlu yol
Kelebekler kanadında getirsin alevlerini
Yanki erisin yüreğindeki buzlar yavaş yavaş
Yenilesinler, bu biçare dağları yenilesinler kahrolası taşlarını lanet kayalarını…
Benim gördüğüm ne varsa,dokunduğum duyduğum ne varsa yenilesinler.
Her şeyi diyiyorum benim gördüğüm her şeyi… bir sen kal aynı kal değişme hiç
yaşlanma sen ağlama üzülme hep o mahsum tebessümünle kal sonsuza kadar
Yenilesinler bu mezar taşlarını birazda ben yatayım onların yerine öleyim uyanayım öleyim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!