Erek Şiiri - Saliha Öcal

Tam göbeğinde Kevenli köyü, cevizin içi.
Köprüden geçersin kekik kokusu sarar her yeri.
Şırıl şırıl su sesi,köprü altında kaynak parıltısı.
İnersin aşağıya tadı damaklarda abı hayat.

Sarmaşıklar sarmış sarmalamış ağaç ve bitkileri...
Tebessümle mor çiçekleri gel izle beni der gibi.
Yolu yukarı doğru köyün,koyun ve kuzu melemeleri..
Bahçeler dört yonca dolu,bir de sarımsak kokuları...

Selam verdim tandır evindeki emektar hanımlara.
Hoş geldin,hazırlayın çayı,çöreği ve taze ekmeği
Neden yabancı değilsiniz,yurdumun güzel insanları ?
Sanki yıllardır beraberiz daha demin gördüklerimi.

Ziyaret dediler çıktım az ileri cennetten köşeye
Yemyeşil selviler,mis kokulu bitkiler ve su sesi
İnsanlar etraftan etrafa gidip gelirler Erek'te
Kimi çoban,koyun,kuzu;kimi pancar toplayanlar

Buz gibi bir su akar buğday tarlalarının üzerine
Oturdum başına izledim gelenleri,düşünceli...
İçen herkes oturuyor yanı başına,gitmiyor bir daha.
Dağın altında Van şehri,ötesinde göl,ilerisi Süphan dağı.

Tepeden bakarsın şehre,görürsün kuş bakışı
Bembeyaz kuş gölün üzerinde Tatvan feribotu
Kale fark edilir,düşünceye sevk eder maneviyatı
Üstad vardı bir aralar orada Nur mağarasında.

Akdamar yıldızı bu manzaranın,taa yüreklerde..
Sağa döndüm Üstadın Erek'teki mağarası.
Sola döndüm yokuşa tutunan Bakraçlı köyü.
Erek,sen derinsin ve pek o kadar değerlisin...

Her bir kolun açılıyor yaşamdan ovalara.
Akıtıyorsun berrak sular dağdan aşağılara.
Ev sahibisin cıvıldayan kuşlara ve sincaplara...
Binbir nebat yeşerir sende, barınak hayvanatlara...

Uzaydan resm edildin sen ey manzara.
Tescillisin gözlerde,gönüllerde ve düşüncede
Seni gelip görmeyen için eksikliktir ruhunda.
Bekler ahali dağ muzunu her haziranda...

Sana gelmek için can atarız yaz vakti her gelende.
Haybede azık,sırtta çanta,çoluk çocuk ellerde.
Sevinçle çıkarız eteklerine,ineriz aşağıya hüzünle.
Dönüp bakarız sana ,elveda demeyiz asla.

26.12.2024 Van/Edremit.