Kurumuştu soğuktan elleri
Yüreği kurumuştu
Bir haine vurulmuştu
Kancık sevdaların
Amansız pusularında
Deniz sandığı çöllerde
Ey Sevgili,
Sana yazılacak söz kalmamıştır artık
Söz sen olmuşsun
Görsem gül yüzünü diye dua ederdim
Göz sen olmuşsun
öyle yarım yamalak düşlerin içinde
Öyle kimsesiz öyle kalabalık
Hangi yalanın koynunda
Hangi karanlık paranın önünde
Satıyordun hayallerini...
Öyle sessiz gürültülerde
Hayallerimizi kardan adamların içinde sakladık biz
Kömür kadar kara bahtlarımızda
Havuç kadar umutlarımızla,
Elimizden süpürgelerimizi çaldılar
Süpürmeyelim nefreti,
Aşk parlamasın diye
Med cezir...
varlığın da yokluğunda
bir gel bir git
Açmadan ağzını tek kelime etmeden
Dokun rüyalarımda usulca ellerime
Ama aklıma gelme sürekli
Öyle gizemli durma gönlümün bahçelerinde
Ya zehirim ol ya şifam
Gideceksen tam git
Kalacaksan tam
Çektiğim nedir her akşam
Bir masal gibi başlayan rüyalardan uyandım
Çekerken ruhum alev gibi dumanı
Ellerimi uzattığımda yandım
Çok bekledim artık usandım
Sen kalabalığında kaybolurken sokakların
Ben tenhalarında dolaştım
Bilgiler yerine algıların geçtiği bir dünyada hakikati aramak...
Yaşasın cehalet
Yaşasın ideolojiler
Sağdan soldan vurun
Koskacaman bir yanılgı yaşamak...
Pozitivizmin kucağinda tecavüz edelim bilime
Dostun muhabbetine açken gönlümüz
Elimize dolan bir yalandı sözümüz
Kaybolurken özümüz
İcadından frengin
Dosta kalmadı yüzümüz
Bilinenleri bilinmeyenlerin yerine koydum hayat
Gözlerimden çeşme sanıp içerken suları
O leş kargaları
Söylediklerimi sustuklarıma saydım
Hesap bilmez kitap bilirdim ben
En ucuz defterlere veresiye yazarken sen




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!