Erdal Üstündağ Şiirleri - Şair Erdal Üst ...

Bir iftira atıldı bana
Adalet için çıktım yola
Moralim gitti arabada
Şaşakaldım ben sorulara
Anladım, iftira atılmış
Bana altın vuruş yapılmış

Sordum kayalara, sizden daha sert var mı dedim
Evet dediler, insanın kalbi bizden sert mi sert, dediler
Kayalara sordum, sizde ölüm var mı dedim, yok dediler
İnsanoğlu ölünce insanlardan sevinenler de var dediler
Çiçeklere vardım, insanlara huzur veriyorsunuz dedim
Bizler huzur veririz, huzurumuzu kaçıran insan dediler

Allah’ın yarattığı canı sevmiyor.
Fakirleri azıcık sevmiyorum diyor
Başkalarını sevemiyorum diyor.
Ailemden başkasını sevmem diyor.
Güçlü olman için ezeceksin diyor.
Gerekirse kardeşi bile ez diyor.

Işıklar kesilirse kesilsin “dünyada”
Işığım kesilmesin “öbür dünyada”
Işıksızlıktan korkuyorsa müslüman
Ilık suyla alsın abdest, kılsın namaz
Şipşak namazını kılarsa müslüman
Şalter arızalanmaz öbür dünyada

Kadının yeri evi diyor, otursun evinde söylüyorlar
Kim demiş, kadın değil, kadın bunun adı hanımdır
Hanım denilir hanım bunu öğreneceksin ilk önce
Hanım denilir hanım yerleşsin orta kafatasımıza
Farkında olmalı insan, farkına varabilmeli level’lar
Farkındalık oluşturmalı, hanım çalışarak oluşturuyor

Derdimi anlatamıyorum, dert oldu bugün yine
Vücuduma yetmiş dört mermi sıktılar Bartın’da
Vücudumu deldiler vurdular, bir kan getiremediler
Göğsüme altmış yedi mermi sıktılar, kan getiremediler
Seksen bir mermi sıktılar bana, göğsümü delemediler
Yalan söylediler sol göğsümden bir avuç kan getirdiler

Bizim evin kapısı tahta kapıdır
Zil yoktur, çalınca gıcırt gıcırdar
Eve gelenin selamını alır gıcırt eder
Zengin evine benzemez, zırlamaz
Kapımız kapımıza geleni gözetlemez
Bizim kapı, kapımıza vuranı tanımaz

İlk konuşma karakterdir mesela
Birine yarın görüşürüz dediğinde
Verdiğin sözünde duracaksın sen
Sözünde durmayan namert olsun
Birisine randevu verdiğinde
On dakikada oradayım derse

Ekmek parası için çıktı yollara
Bir elinde çantası birinde montu
Bu hanım ağlayarak bindi uçağa
Düşüne düşüne vardı Sofya’ya
Çalışmaya başladı Bulgaristan’da
Geceyi gündüzü karıştırdı bir ara

Nereden gelirse gelsin diyorlar.
Şüpheliden uzak durulmalıdır.
Helalin onda dokuzu yetmiyor
Onda on helal yemeli müslüman
İmam Hanefi haram’ı ısırdı
Elmanın suyu bulaştı ağzına