Oldukca geniş ve dümdüz ovaların içinde, yarı sarı yarı yeşil renklere bulanarak katediyorum kilometreleri. Uzaklardan ezgiler dinliyorum kıvrılarak geçtiğim hüzün tünellerinde. Dağlar çıkıyor karşıma, salıveriyorum kendimi. Biraz meşe biraz söğüt düşlüyorum. Seni düşlüyorum. Sonra tarlasını nadasa bırakmış bir çiftçi gibi, düşlerimide nadasa bırakıyorum çünkü kaçmalıyım. Buğdayları öğütüyor nineler, ben seni öğütmemeliyim. Biraz gözleme biraz sıkma oluyor katığım.
Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Devamını Oku
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta