Sallanı sallanı gelen sevdiğim
Söyle kömür gözlüm kimin yarisin
Kız senin derdinden derbeder oldum
Söyle dudu dillim kimin yarisin
Tuba kuşu gibi göğsü nakışlım
Başı boz dumanlı dağlar
Serin yeller sende mi var
Eteğinde yeşil bağlar
Kızıl güller sende mi var
Yükseğinde kuşlar döner
Çarşamba gününde seher vaktında
Gözüm bir ala göz ceylana düştü
Ataşlı okunu vurdu bağrıma
O da yandı sinem amana düştü
Çıktı bin naz ile göründü bize
Kalk gidelim deli gönül
Yollar çeper bağlar şimdi
Süsen sümbül mor menekşe
Giyer bizim dağlar şimdi
Okunsun gelen namelir
Tutam yar elinden tutam
Çıkam dağlara dağlara
Olam bir yareli bülbül
İnem bağlara bağlara
Birin bilir binin bilmez
Vardım ki yurduna bülbülü susmuş
Selbim göçmüş viran kalmış otağı
Camlar şikest olmuş meyler dökülmüş
Sakiler meclisten kesmiş ayağı
Ayrıldım Selbi'den yastayım yasta
Vardım yarin yaylasına
Gezdiği yer çimen olmuş
Ben gideli devran dönmüş
Zaman başka zaman olmuş
Yücede yaptım kaleyi
Sehernen uğradım göl kırağına
Sonam beni gördü yüzmege durdu
Kanadını çaldı suyun (y) üzüne
Cığa tellerini düzmege durdu
Men gettikçe sonam geldi ırağa
Yine bahar oldu coştu yüreğim
Akar boz bulanık selli dereler
Sıla derdi vatan derdi yar derdi
İflah etmez bu dert beni paralar
İtibar olmazmış yüze gülene
Yüz bin mihnet ile bir bağ becerdim
Yemedim meyvesin el aldı gitti
Ağlar gözyaşımı Ceyhun eyledim
Çalkandı dünyayı sel aldı gitti
Yüz bin dert çekmişim bin dahi gerek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!