Yazmalıyım seni, inadına
Hapsetmeliyim satırlarıma, diğerleri gibi
Gülen gül yüzün yerini almalı mısralarımda
Her şeyinle anlatmalıyım seni burda, eksiksiz
Okurken senli satırları,bir kez daha aşık olmalıyım sana.
Ulen İstanbul bu senmisin
Gemiyle geçtiğim şehir olamazsın.
Yıllar nasılda çabuk geçti
Bir zamanlar kalbindeydim,
Şimdi ise dışardan bakıyorum sana, çaresiz.
İstanbul sana bakasım yok,
İçimde şimşekler çakıyor
Dünya üstüme üstüme geliyor
Yüreğim, yağmur ve fırtınalar altında
Başım dönüyor, ağrısı hiç dinmiyor.
Seni doyasıya kucaklayacagım,
Kıymetin bir kez daha arttı.
Degerini bir ben bilirim,
Tadını ağır ağır çıkaracağım.
Aceleye gerek yok,
Çağırsam seni duyarmısın sesimi
İçimdeki hüzün, sanki gökyüzü
Dışarda keskin bir soğuk
Üşüyorum, seni düşünüyorum.
Düşüncem, içimi ısıtıyor
Bir başıma yapayalnızdım, dün gece.
Istenmeyen bir baş ağrısı, başımda,
Hastaydım, çaresi sadece sende gizli,
Takatim yoktu, güçsüzdüm.
Elim telefona gitmiyordu, galiba korkuyordum
Rüya olmasını istedim bir an, tüm bu yaşananların.
Dışarda güzel bir hava.
Güneş düşmüş tüm gülen yüzlere.
Bense odamdayım, masamda sensiz
Kaçtım köşebucak güneşten
Kapadım penceremi kuş seslerine.
Uzaktan sevmelerimiz vardı üniversitede.
Habersiz sever, habersiz ayrılırdık kızlardan.
Farkettirmeden bakardık güzel gözlere
Sonra kendi dünyamızda tartışırdık olmamışlardan.
Gün, hafta ve yıllar düşmanımız oldu
Her şey bir oyundu başlangıçta
Eğleniyor ve konuşuyorduk doyasıya
Günler ve saatler geçtikçe,
Değişmeye başladı herşey.
Bilmediğim bir yola girdim, farketmeden
Yalnızdım, elimden tutan yoktu
Durmadan şiirler yazabilirim senin için
Her mısrada seni anlatabilir ve anımsatırım
Adeta her yeri senin rengine boyarım
Gökyüzü, dünya ve insanlar artık sen olurlar
Durmadan seni hayal edebilirim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!