*Ercan Bey.. Şiiri - Osman Kılıç

Osman Kılıç
51

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

*Ercan Bey..

Gece yine yalnızlıktı gece zehirdi gece mey
O gece yine yalnız yine sarhoş yatıyordu Ercan Bey
Gece ona tavanın alçısından bakıyordu
Üzerine biraz daha hüzün bırakıyordu
Derken bir ses duydu..salondan olacak:tık-tık
İhtimal o ki yalnız değildi artık
Sanki kalbi göğüs kemiklerini eziyordu
Evet evet salonda bir silüet geziyordu
Bu heyecan ahh bu heyecan gençliğinin vergilisi
Sahi öyle derdi her gidişinde sevgilisi:
........Bir daha böyle geliverme pencereme Ercan
........İnan birgün öldürecek beni bu heyecan! ....
Tutunca ellerini heryeri nasıl titrerdi
Kalbi reflekslerini perde perde kilitlerdi..

Kendine geldi hay Alllah nasıl da dalmıştı
Ruhu yalnızlıktan meğer ne çok bunalmıştı
Doğruldu kalktı
Ağır ağır ve ürkek salona gitti
Kimse yoktu herşey yerinde sabitti
Sonra gözü hafif dalgalanan perdelere ilişti
Evet perdelerin sırma kemeri gitmişti
Aralık duran pencereye yanaştı dışarı baktı
Ağır ağır gidiyordu hırsız az kalsın haykıracaktı
.........ardından
Lakin memnun da kalmıştı işin heyecanından
Sustu
Sustu
Sustu
Yalnızlığından sanki susmaya mahpustu....

Ölene kadar bu heyecanlarla idare etti epey
O geceden sonra yalnız kalmadı hiç Ercan Bey
Artık sık sık sırma kemer alıyordu
Ruhu daraldığında perdelere takıyordu
Ve bütün pencereleri aralık bırakıyordu...

Osman Kılıç
Kayıt Tarihi : 6.6.2005 11:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Gülce Erdoğdu
    Gülce Erdoğdu

    *Ercan Bey..

    Gece yine yalnızlıktı gece zehirdi gece mey
    O gece yine yalnız yine sarhoş yatıyordu Ercan Bey
    Gece ona tavanın alçısından bakıyordu
    Üzerine biraz daha hüzün bırakıyordu
    Derken bir ses duydu..salondan olacak:tık-tık
    İhtimal o ki yalnız değildi artık
    Sanki kalbi göğüs kemiklerini eziyordu
    Evet evet salonda bir silüet geziyordu
    Bu heyecan ahh bu heyecan gençliğinin vergilisi
    Sahi öyle derdi her gidişinde sevgilisi:
    ........Bir daha böyle geliverme pencereme Ercan
    ........İnan birgün öldürecek beni bu heyecan! ....
    Tutunca ellerini heryeri nasıl titrerdi
    Kalbi reflekslerini perde perde kilitlerdi..

    Kendine geldi hay Alllah nasıl da dalmıştı
    Ruhu yalnızlıktan meğer ne çok bunalmıştı
    Doğruldu kalktı
    Ağır ağır ve ürkek salona gitti
    Kimse yoktu herşey yerinde sabitti
    Sonra gözü hafif dalgalanan perdelere ilişti
    Evet perdelerin sırma kemeri gitmişti
    Aralık duran pencereye yanaştı dışarı baktı
    Ağır ağır gidiyordu hırsız az kalsın haykıracaktı
    .........ardından
    Lakin memnun da kalmıştı işin heyecanından
    Sustu
    Sustu
    Sustu
    Yalnızlığından sanki susmaya mahpustu....

    Ölene kadar bu heyecanlarla idare etti epey
    O geceden sonra yalnız kalmadı hiç Ercan Bey
    Artık sık sık sırma kemer alıyordu
    Ruhu daraldığında perdelere takıyordu
    Ve bütün pencereleri aralık bırakıyordu...

    Osman Kılıç


    Şu konularda daha fazla şiir: Gece



    (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.






    puan
    10,0
    (31 kişi)



    yaz | oku









    *Ercan Bey..

    Gece yine yalnızlıktı gece zehirdi gece mey
    O gece yine yalnız yine sarhoş yatıyordu Ercan Bey
    Gece ona tavanın alçısından bakıyordu
    Üzerine biraz daha hüzün bırakıyordu
    Derken bir ses duydu..salondan olacak:tık-tık
    İhtimal o ki yalnız değildi artık
    Sanki kalbi göğüs kemiklerini eziyordu
    Evet evet salonda bir silüet geziyordu
    Bu heyecan ahh bu heyecan gençliğinin vergilisi
    Sahi öyle derdi her gidişinde sevgilisi:
    ........Bir daha böyle geliverme pencereme Ercan
    ........İnan birgün öldürecek beni bu heyecan! ....
    Tutunca ellerini heryeri nasıl titrerdi
    Kalbi reflekslerini perde perde kilitlerdi..

    Kendine geldi hay Alllah nasıl da dalmıştı
    Ruhu yalnızlıktan meğer ne çok bunalmıştı
    Doğruldu kalktı
    Ağır ağır ve ürkek salona gitti
    Kimse yoktu herşey yerinde sabitti
    Sonra gözü hafif dalgalanan perdelere ilişti
    Evet perdelerin sırma kemeri gitmişti
    Aralık duran pencereye yanaştı dışarı baktı
    Ağır ağır gidiyordu hırsız az kalsın haykıracaktı
    .........ardından
    Lakin memnun da kalmıştı işin heyecanından
    Sustu
    Sustu
    Sustu
    Yalnızlığından sanki susmaya mahpustu....

    Ölene kadar bu heyecanlarla idare etti epey
    O geceden sonra yalnız kalmadı hiç Ercan Bey
    Artık sık sık sırma kemer alıyordu
    Ruhu daraldığında perdelere takıyordu
    Ve bütün pencereleri aralık bırakıyordu...

    Osman Kılıç


    Şu konularda daha fazla şiir: Gece



    (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.






    puan
    10,0
    (31 kişi)



    yaz | oku








    Peki bu bir şiir mi?





    Şiir Hakkında

    Cevap Yaz
  • Suna Doğanay
    Suna Doğanay

    Etkileyici bir öykünün şiirsel yolculuğu gibi bir iz bıraktı güzel şiiriniz. Gönülden kutluyorum. Tebrikler, sevgilerimle.

    Cevap Yaz
  • Aynur Özbek
    Aynur Özbek

    Önce ürününü,sonra hemen peşinden sevgili Erincik'in yorumunu okudum. Onun yorumundaki gözlemlere ben de katılıyorum. ( Edip'in Ruhi bey, Mehmet Akif, ve Ahmet Arif etkisi konusunda)

    Ürününe İşlediği tema açısından bakıldığında; öyküsel bir kurguyu şiir diliyle vermeye niyetli bir ürün olarak görünüyor .

    Şimdi kendine şiir formatını seçmiş bir anlatı içinse çok fazla şey söylüyor. Ya da şöyle desem daha net anlatacak düşündüğümü: Anlatmak istediğini çok fazla sözcükle söylüyor. Hele ilk bölümde 'yalnızlık' sözünün bu kadar sık ve yakın geçişi, okuyucu için yorucu düzeyde, diyebilirim.

    Ercan beyin yalnızlığını anlatan bir şeyler söylemeli. yalnızdı diye belki bir kez bile demeden. Hırsıza bile razı olan hali aslında anlatıyor ilk bölümü. Ercan beyin aslında ne kadar yalnız olduğunu, okuyucuya o noktada düşündürsen( başta ipucu bile vermeden hatta) çok daha çarpıcı bir biçim olabilir, toplamda ortaya çıkan.

    Yazılmanın üzerinden belli bir zaman geçtiğinde, gelip ürüne yeniden bu kez daha serinkanlı bakmak pek çok şeyi farklı gözle görmeyi sağlayabiliyor.

    Güzel bir çalışma olduğunu düşünüyorum. Özde anlatılanı güzel biçimleme safhasına da ulaştığında; gerçekten nitelikli dergilerde kendine yer bualbilecek bir ürüne dönecek potansiyeli taşıyor bünyesinde bence de.Erincik'ten ayrıldığım nokta ise şu; dergilerde geçecek süreç içinde ürünleri oturtmak değil, paylaşım öncesinde oturtmaya çalışıp dergilerde öyle paylaşmak gerek.

    Sevgilerimle
    Aynur Özbek Uluç

    Cevap Yaz
  • Mehmet Şah Erincik
    Mehmet Şah Erincik

    sevgili osman, bir kaç şiirine baktım; ama yazabileceğim şiirin bu olduğu kanısı bende güçlü olunca yazayım dedim.

    şiirinin türünü anlayamamakla birlikte, düşünce akışı açısından olmasa da dilsel söylem açısından bana 'edip cansever'in ben ruhi bey nasılım'ını' çağrıştırdı. öte yandan mehmet akif'in o hikayeci anlatımı ile yahya kemal'ın dilsel coşkuna bandırılmış bir Ahmet Arif etkisini görmek de epey ilginç oldu.

    modern şiire bakabilen bir şair olduğunu düşünüyorum, ama şiirinin tam oturması için; matbu dergilerde de ürünler yayınlamalısın kanısındayım. matbu derginin felsefik donanımları da önemli tabi, izmir'de veysel çolak sanırım dize dergisini çıkarıyordu. şiir elit'ine hitap eden bir dergi... izmirde olduğun için söyledim bunu, bir de tabi varlık dergah kitaplık derkenar vb dergiler de önemli menzillerdir şiir açısından...

    şiirin poetik yolculuğunda başarılar..
    baki selamlarımla.

    mehmet şah

    Cevap Yaz
  • Rıfat Gürsoy
    Rıfat Gürsoy

    tebrikler dost..yüreğine sağlık

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (22)

Osman Kılıç