Ben, 1987 yılında doğdum. KBY (Kronik Böbrek Yetmezliği) hastası olarak doğduğum için; önce Konya’da, sonra Ankara’da tedavi gördüm. Şimdi ise Ç.Ü. Balcalı Hastanesi’nde tedavi görüyorum. Aslında Adanalıyım. 7 yaşında Gazeteci Adem Yavuz İlköğretim Okulu’nda ilkokula başladım. Deprem nedeniyle 5. sınıfa DSİ İlköğretim Okulu’nda devam ettim. 6. sınıfta Yüreğir İlköğretim Okulu’na geldim ve bu okuldan mezun oldum. Ortaöğrenimde (6. sınıfta): hastalığım nedeniyle, Periton Diyaliz olmaya başladım ve 4 yıl Periton Diyaliz oldum. LGS’de Çukurova Meslek Lisesi Elektrik Bölümünü kazandım. Ancak isteğim üzerine Enver Kurttepe Lisesi Süper Lise Bölümü’ne gittim. Hazırlık sınıfındayken Hastalığım nedeniyle, Nisan ayında hastaneye yattım ve böbreklerim alındı. Periton Diyaliz’den Hemodiyaliz’e geçmem nedeniyle de; lise 1’de, Süper Lise’den Genel Lise’ye geçtim. Ancak hastalığım nedeniyle 1 ay gidebildim. Okuldan uzak kalmak istemediğim için 2004 senesinin Eylül – Ekim gibi Açıköğretim Lisesi’ne başladım.
Ekim 2004 tarihinde nakil için tekrar hastaneye yattım ve Ekim ayının 5’inde böbrek nakli oldum. Organ bağışının önemini o gün bir kez daha anladım. Enfeksiyon riski nedeniyle 3 ile 5 ay evde durdum; dışarı az çıktım. Paratiroit modülü nedeniyle Mart ayında hastaneye yattım ve Mart’ın 30’unda Paratiroit bezinden ameliyat oldum.
Açıköğretim Lisesi’nden 2007 Haziran’ında mezun oldum. 2008 Haziran’ında 3. kez ÖSS’ye girdim ve kazandım. Eylül 2008’de Ç. Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslar arası İlişkiler Bölümü’ ne kayıt yaptırdım. Şimdi bölümün hazırlık sınıfına gidiyorum.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!