Kaldırımlarda yontunca duyguları 
Pek bir şey kalmadı yayalara, 
Belli bir süreçte defteri açıp sorarlar: 
Peki sormalı bana, “ sormadım, neden? ” 
Gökten yağanı, onun olmayan 
Dışkısına göndermeyi nasıl başardım? 
Lanet kusanları göndermeyi, 
Nasıl becerdim? 
Evet, bu çok, hem de çok fazla çok; 
Bir tane, yekpare değil! 
Ama evirdim, çevirdim; 
Laf salatasını da kesmedim! 
Neden it derler ki, köpeğe; 
Sokakta dolaştığı için! 
Bunca bıngıldak hakaretten sonra, 
Bir de özür dileyeyim 
Ar sahibinin neşesinden, 
Ve tasasından bir kuble bulayım: 
Ne derler sonra! 
“Ben zaten edilgenim (!)  ” 
*
Gökte durup, gözlerimi çözmekse; 
Kaldırım mühendisinin, yaş akıtması lazım: 
Eğer bir gün yaş akarsa ki, sanmam; 
Onda bile ağlamam! 
Güzel gözler bunlar, ulaştıran sabaha; 
Ne olurdu, sabaha (kendi)  ulaşan olmasa! ... 
Neden it derler ki, köpeğe? 
: Silahlı çıkar tarlaya peşmerge 
Ve kılıçsız kuşanır 
Ender bulunan bir soylu şövalye! 
*
Kimden aldın bu tavırları, 
Bu ‘bir ses verip, ses kesişleri’: 
Beni tükettin; 
Soğuk geceler mürüvetine, 
Gölgelerin gizlediği, 
Yalansı-altı kararmış-gözler … 
(Tercüme ettiği, gölgelerin!)
*
Çırak ses kesmedi 
Ve ustası vurdu ona: 
Dedi “daha, çalış! ” 
“Vurduğun her lokma, 
Fazladan bir karış! ” 
E, imdi ben ağustos böceğine özenmem mi! 
Tıpkı bir hırsız gibi, 
Zoraki koşullanmış 
Çalışkan bir anglo sakson
Giriyor süpermarketten içeri 
Ve dışarı indiriyor rafları! 
(Kırıp döktü her bir - 
Varsa- ***’*!)
Fakat şu da var, 
Şanslısın ki, (O’nun adına! ! 
Belki aklım o sıra yoktu)
Kullanamadım silahımı! 
*
Öldür, öldüreceksen! 
Ama bir anda olsun 
Çünkü korkudan öte bir başkalaşımla 
Buluyorum yine; 
İşkenceler ile terk etmeyi, 
Sevdiğim kişiyi ve sevdiklerimi! 
-Değil, bu sahneyi! 
*
Senle konuşmaksa, konuştum! 
Telepati ise, onu da senle kurdum! 
Daha fazla özellik ise sende! 
Senin ağzından: 
“Peki, durma, gel yanıma! ” 
*
İki ermiş çıkar secdeye, 
Biri durur ona, 
‘Secdeye duran’a durur diğeri 
(mutlaka… ve sorar! 
Ve sorar! 
Ve asla durmaz! 
Ve aklını onun yorar 
.. İşlemediklerine 
Ve yine, işlediklerine! 
*
Uyuyan karanlıkları bağladığında 
.. Yine de, kendi suçsuzluğun 
Çıkacak ortaya ama diyeceksin yine 
De “Kimdi, bu? ” 
Ağladığın gözyaşlarının seni 
Bağladığı o sıra; 
‘Lanet olsun! ” demekten ayrı, 
Sitem edeceğim sana! 
*
Damardan aldıklarında 
Altı rugan’ın 
Ve dört mokasen’in 
Hesabını ver 
Kendi içinde, imkansızı kotaran! 
: Zengin olduğunu anladıysan; 
‘Ama’ diyemem 
Zaten hep sevdiğimdin! ’
-
bir bölüm, bir miktar, iki-üç seans anlamlarına gelebilir, kullananlar wardır oysa bilin ki couple'nin torunudur.
bukle $eklinde sinir bozucu bir yanli$ kullanimi olan kelime.
(bkz: kuple)
armağan çağlayan'ın bilgiçlik seanslarından birinde kuple yerine ağzından çıkan laf.
eksisozluk.com
Akın AkçaKayıt Tarihi : 26.8.2004 06:48:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 


duygularını bu kadar güzel nasıl aktarıyorsun bin acıyla...
şiir çok güzel, çok.
sen nasılsın?
'Ar sahibinin neşesinden,
Ve tasasından bir -kuble- bulayım: '
KUPLE? KUBBE? KIBLE? Ya da başka hangi anlamı düşürmek istediniz?
Ali Ziya ÇAMUR?
TÜM YORUMLAR (2)