vebalim aşmiş boyumu
feryadım dağlar kadar
uzat ellerini
ilkgün gibi olmasada
razı değilim bu ayrılığa
bilirim
zamanı gelmeden
açmaz çiçekler
bir selam gönder
kederim dinsin
yanlızım
akşamla kahverengi arasında
esmer bir zamandı
mevsim sonbahardı
akşamdan önce ebem kuşağı vardı
zaman dar' dı
alıngan ve mahcup suskunluğunda
bir ıssızlığın telaşı vardır
anını bekler fırtına gibi
şiirim olu dökülür gelir
kurak ve tedirgin suskunluğunda
öğretmen kız
erittim öfkemi sabırla
ara ara çıkar acılarım
durgun yüzüme, dağlanırım
ben susar beklerim şubatta
sevdim bil kıymetini
mutlak yok hayatta
yıl dört mevsim değişir
yedi iklim gönlüm sen
her demde yürüyelim
muhteşemdir gün batımı
resmini görüp
karşına çıktım
can yoldaşım oldun
seni sevdim yar
canım gibi
sen de sevdin biliyorum
saat iki otuz du
çarptım benden küçük
imsak vaktine var
yağmurda yürüdüm
sıcaklığın vardı
ellerin yok
bir kapının iki yanında
ben sözümü ararken
sen tükettin sözünü
- git enver
uçtu savruldu benzim
sende tanık oldun
ah sevgili
paçal bir hal aldım
kendime yabancı oldum
viran olmuş bağlar gibi bozuldum
nerede benim anlarım
fikir savaşçısı olduğum çağlarım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!