Üstümüzü kaplayan gökyüzü...
Gerçekten de biz üşümeyelim diye mi ?
Sarılmış ya özgürlüğümüzün sinesine.
Ya da deniz,
Hani o uçsuz bucaksız...
Sonsuz zannettiğimiz deniz.
Önce ellerin hapsoldu bu zindanda,sonra da gözlerin.
Kahroldu sevdiklerin ve günden güne erimekte özlemin.
Ben bilirim,dert ve tasa doludur hayat.
Acısıyla tatlısıyla savaşır seninle.
Ama pes etmektense,
Mücadele etmekten yana sözlerim.
Ruhtadır kul bilinir,sulh edinendir esaret.
Hürdedir sel gibidir,kurt görünendir cesaret.
Zulmeden suç gibidir,dert edinendir cehalet.
Hükmeden güç bilinir,yurt edinendir cesaret.
Belki doldurursun diye ilk sayfam boş hep.
Aslında bir çok ön yargıya inat belki de.
Bilmiyorum bir kalem yetmeyebilir bazen.
Ama ben hep ikideyim yine.
Doldurmuyorum orayı.
Belki bir gün gelip de doldurursun diye.
Dostum ki asırlar feda etmiş o şanıyla.
Olsun da o olsun,beni dost yaptı namıyla.
Sensiz sabahın derdi olur,bak o yarında.
Terk etme benim dost olanım,can bu aşıkta.
Ummak gibi saf,sevgi misal hoş olur dostum.
Meftundur yürek,aşktı çarem sen ile coştum.
Gerçekten de hayat ellerimizle attığımız bir iki zar emsal.
Var.
Ama şans işte.
Her neyse,
Ben oynaya durayım.
Gün geçe.
Bugünüm zaten meçhul,yarınım senden kayıp.
Işık tut göreyim,yüreğimi senden sayıp.
Gözlerin gözlerime tek tanık.
Sevda umut doludur,
Sana dün,sana gün,sana yarındık.
Yaşamaya bir gün daha takatim yok.
Bir gün daha gözlerimi açamam ben sana.
Bir daha yaşayamam çaresizliğini.
Baharını hissedemem,
İçindeki ateşte kavrulmadan.
Gülemem anlamsızlığına.
Her sabah uyanıyoruz ya,
Bu bizi her saniyemizle esirgeyen dünyaya.
Bak ben yine uyandım.
Karşındayım yine.
Hiç istemeyerek de olsa uyandım,
E şans işte.
Bağrı yırtık bir hilal ve üzerinden süzülen al bir kan.
Düşman bir ısırgan otu misal sarmış olsa da dört bir yanımızı.
Hürriyet mahsur olsa da yüreklerde.
Dilimizden sökülüp atılsada bağımsızlık.
Biz var oldukça,ilelebettir bu vatan.
Süper. Devamının gelmesi dileğiyle. Seni çoooook seviyorum.