Polonya'da yaşıyor.
Seni Allah ve Resulünden
Bir adım geride seviyorum anne
İşte, bir Nedim gibi söyledim ben de
Olmadığın her günde
Hep bir şeyler eksik anne
Ağzımda hâlâ bir süt kokusu
Şu alemde var mı aşk kadar güzel müşkülat?
Sevgilinin aşkı için çekilir meşakkât
Aşığın yürüdüğü yol olur artık sır'at
Şirin'in sînesinde yer almak ister Ferhat
Benim aşkım Kaf Dağının ardındadır heyhat
aslında sigara içmek geliyor içimden
dumanını tüttüre tüttüre efkarlanmak
derde dalmak, dermansız kalmak
kim bilir? kafa da olurdu o biçimden
ben anlamam hayattan, ya geçimden
benim istediğim zamana yaymak
Başım yine yerde geçiyorum önünden
Koşup gelsen, döndürsen beni yönümden
Olurdu o gün, en güzel günümden
Eğer yoksan günüm farklı değil dünümden
Geçiyorum bîçare mecnunlar çölünden
Kalp buhranlıydı, doluydu hep hüzün
Yanmalı bu kalp atılmalı içine közün
Kelepçeler sıktı dünya, kalbimi çözün!
Beyaz gülü buldum, feleğim bitti güzün.
Yanan bu kalbime devadır sözün,
katillik Kâbildir Habiller bilir
bir taş olup fırlar, masumun başına
dökülür kanlar sicim sicim gözyaşına
analar ağlar, yürek yakan feryatları bir
yürüme arkadaş koş acıyı sen dindir
kuru çalılar kıskanır baharı
gelincik inadına
biter dibinde rengarenk
o çürümeyi bekler
zararlı, isyankar
dikenleri, kaç aşığın
Bir tek adın var dimağımda
Ne yüzün, ne gözlerin, ne ellerin
O ses susmaz, hep kulağımda
Seni anlatırdı dili olsa güllerin
Bir tek adın var dimağımda
Susuz bir yatağa köprü gibiyiz
Önümüzü ardımızı sarmış dikenler
Kimsenin uğramadığı bir kuytu yer
Taş, çöp ve cam kırıkları dolu dibimiz
Kuru ve çürük tahtadan ibaretiz
sokak lambalarının kızıllığı ile tutuşturduğu
karlı yollardan geçerken buluştum
yalnızlığın gazabıyla
donmuş gözyaşlarımın sarkıtları düştü beynime
her gece
tekrar tekrar öldürdü beni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!