Sen varsın ya hani şimdi,
Karşımda olmasan da,
Sen dolu hisselerimde,
Seyrelen akşamlarımda,
Bu tren durur yalnız sen garında.
Belki bir akşamüstü, belki bir sabahın altında,
Farketmez yer, zaman,
Bir randevum var soğuğuyla yalnızlığın,
Tek bildiğim, yaklaşmakta.
İşte o zaman ne ısıtacak bir ten, ne saracak bir kol...
Yalnızım o gün, yapayalnız.
Ve sordu titrek bir sesle çocuk:
Söylesem kaçar mısın?
-Neyi? Dedi kız.
Neden anlamıyorsun hala. diye geçirdi içinden soruyu soran.
Ve kıza seslendi sessizce,
Anlarsın…
Kaynatsam şu derin suyu, daha tüterken üstü dalsam dibine
Fokurdasam. Kollarımı vura vura, göbekten, betona yanaşıp el atsam
Omzumdan çalınıp akan suyu ellerimle süpürsem yere,
Duruyorum, öylece ve asılsız,
Tüm anlarımı buğuluyorum,
Her adımım karşılıksız,
Kendime anlar yaratıyorum..
Dokunsan bir boşluğa akacak gibiyim,
Yıkın, yakın, çıkın,
Değil dava,
Akın, akın, akın,
Diyor levha,
Herkesler çizdi yol,
Hedeften saptı kimi,
Benmişim kendime en büyük ziyan,
Ne yapsam, etsem dar geliyor cihan,
Beden salınmış, ruhsa kafeste,
Kurtuluş bilmem ki hangi nefeste
Elimde bir levha ile zıplayarak çeperimden,
İşaret ediyorum "Buraya!" diye, nerdesiniz?
Öcümü hıncımla delerek bağırıyorum,
Tüm sitemimle söylüyorum, nerdesiniz?
Artık tükendi yön, yol, metod,
Çaremiz kalmadı ağlıyorum,
Bir çocuk gibi titriyorum
Geceleyin yorganıma sarılıp,
Bir demet ışık bekliyorum
Değecek alnıma karanlığı aşıp,
Seni sadece karanlıkta görüyorum,
Kıyın olmasaydı boğaza, su basardı sokaklarını,
Şimdi ağlasan da görülmez akıt sahile yaşlarını,
Dalgaların raksı vuruyor köhne iskeleyi,
Birbirine vuran iki kayık, iskele ayağında ipleri




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!