Endülüs Şiiri - Uğur Musab Şahin

Endülüs, en dürüst iken bir devlet oldu.
Sonra, adalet, din ve insanlık unutuldu .
Milli, manevi değerler geçmişte kaldı.
Kuran ahlakı unutuldu yerini, cehalet aldı
Hristiyan, Musevi kız alıp kız verdiler
İslamdan yüz çevirip, kullara baş eğdiler.
Çöküşün ayak sesleriydi, lüks yaşam.
Onursuzca gelene ağam, gidene paşam.
Krallık içten parçalandı, dışarıdan yıktılar.
İnançla fethi ettiler,küfürle da yaktılar
Tarihten ders almayan, bu Arap aşireti
Yine itle girdiği çuvalda yaşadı, o akıbeti.
Densizler, dini dindarın yaşayışı sanıyor.
Dini bilenler, dinle dindarın farkını anlıyor.
“Kurunun yanında, yaşta yanarmış” derler
Sükutu hayal, sükutu zandan dır beyler.
İnsanlar sahte olunca, asıla ne gerek var?
Onca doğrular varken, yanlışları ararlar
Asalet soydan sürer, sonradan değildir.
Pazısı sert olandan, yürek mert değerlidir.
Üç günlük dünya için, bir ömür harcarız
Gören zanneder, sonsuza dek dünyadayız.
Akvaryumda balık ol, karıncayı yakar hırsı.
Biri ayak altında, birinin ayağına gelir rızkı.
2017

Bilseydi, doğarken ağlar mıydı bir bebek?
Hemen doğma arzusuyla gelirdi gülerek.
Ardından, ağlayarak uğurlanırken ölünce
Belki pişman olacağız, oraları da görünce.
2017

Kin ve haset düşmanlığı varsa, barış olmaz.
Tükürüğünü yalayan adamın, karnı doymaz.
Danadan süt beklersen, ”inek” gibi sağarlar.
Geviş getirerek güler sana, ahırda davarlar.
2017

“Emin olana yemin gerekmez” derler
Şehit, mahşerde şahit istemez beyler.
“Akıllı işiyle, cahil kişiyle uğraşır” derler.
“Zengin parsı, fakir karısıyla oynar beyler.
Damat iyi çıkarsa, “oğul kazandım” derler.
Ya kötü çıkarsa, kızını kaybeder beyler.
“Önce anasına bak, danasını al” derler.
Ağaçta ki keçinin oğlağı, daldadır beyler.
“Ne gelirse başına, meraktan gelir” derler?
Merak ilmin hocasıdır, cahil safsatası beyler.
"Elbiseler gördüm içinde insan yok" derler.
Niye “ye kürküm ye” demiş hoca beyler?
Boş silahla oynama, “şeytan doldurur” derler.
Boş silahı değil, boş adamı doldurur beyler.
"Bir verilir pir alınır gençlere güzellik" derler. .
Zengin olmak, adam olmaktan kolay beyler.
Efendi olan adamın, kölesi olmaz beyler..
“Alçak adamlar, düşmekten korkmaz” derler.
2018

Endişeliyim, üstümüzdeki kara bulutlardan.
Çevremizi saran, kuzu postunda kurtlardan
Kapalı kapılar ardında dönen, onca dolaplar.
İçimizde büyüyüp serpilmiş, evcil canavarlar.
“Denize düşen yılana sarılır” hani derler ya.
Kapıldık bir furyaya. Vatan, millet Sakarya.
“Görünen köy kılavuz istemez”, herkes bilir.
Müslümanlar yetmiş fırka, birbirini ele verir.
Bir ihanet daha kaldıramaz, yıkar bu milleti.
Amerikan uşaklığı, Yahudi yavşaklığı zilleti,
Sanki senaryolar yazılmış, haritalar çizilmiş
Zalimler tepinirken, o mazlumlar ezilirmiş.
Ordu son ordu, komutan son komutanımız.
Allah yar ve yardımcı olsun, bu alın yazımız.
Dökülür kardeş kanı, vampirler doysun diye
Her bir tavşan, peşkeş çekilir kuduz kediye.
Oysa ne alkışlamıştık, ellerimizin feri kesildi
Dün bizi bize düşüren köleler, şimdi efendi.
Çobanımız elinde kaval, koyunlar otlakta aç
Kurtlar köşe başını tutmuş, hele sürüden kaç.
2019