ENDİŞE ŞİİRLERİ

ENDİŞE ŞİİRLERİ

Azim Yıldız

Kaçta yattin dün gece?
Acaba çok horladın mi, üzerin açıldı mı sabaha karşı?
Bugün ne giydin, hangi kazağını, hangi ceketini?
Kestirince de olmuş ama ne uğraşırdın saçlarınla..
Dakikalarca beklerdik ayakkabani bağlamani,
Kahveni soğutmadan içmişsindir, endişe etmiyorum.
Ama çok içme artik şu sigarayi.
..

Devamını Oku
Yılmaz Tarhan

Çıkmışın sıladan çok uzaklara.
Büyür içindeki küçücük yara.
Ara ki doktoru bulasın,ara.
Çekilmiyor şu gurbetim çilesi.

Yağar yağmur yerleri de ıslatır.
Salar çoban sürüsünü otlatır.
..

Devamını Oku
Mahmut Küçük

FİFTİ FİFTİ
İST.-09.05.2001
02.35

Hiçbir mutluluk ya da kederimi
Ömrümce dolu dolu yaşayamadım! ?

..

Devamını Oku
Kanber İhsan Öcel

kalktı yerinden bismillah la şaha gider gibi
elinde tespih dilinde kerametsiz sözler var
kin ve nefretse bürünmüş çok yakınındakine gözde
öfke her kelimede her yol haritasında rota

çelimsizdi oysa daha çocuktu lanet olası
düştü / yer yüzünü bütün şehvetiyle öptü
..

Devamını Oku
Münzevî Muhayyelât

iki hece de vardın mı varacağın yere..ben de..
kırmızı düşler kurdun mu gri denizlerin köpüklerinde..ben de

oysa gösterişli söylevlerle sena ediyordun
zifosa bulanmış hayvanları değil mi..ben de..

aşkın liberal yanlarından savaşçıl bir kuşa dönüştünüz
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Kusursuz eksiksiz tami tümüne yozlasmis cürümüs cökmüs erimis yoksun batak bagnaz bunalmis kokusmus alcalmis kücülmüs bencil kindar korkunc karanlik kötümser cekimser cirkef illet zillet kul usak dalkavuk ayakci isbirlikci köle sekil gösteris fiyaka ve özenti bagimlisi beylik-sultalik carmihina varini yogunu harcayip tükenen güdümlülükle, uydurulup icat edildigi tüm beklentilerin bile cok cok üstünde yagmaya talana vurguna körlüge isgale tecavüze kötülüge kirlilige esarete paylasimsizliga sömürüye hukuksuzluga bölünmüslüge kusatmaya tasaronluga katillige ajanliga piyonluga ayrismaya catismaya sinmislige nefrete düsmanlasmaya yoksulluga yolsuzluga ölüme zuluma korku ve caresizlik donatip, özgürlük baris demokrasi esitlik gibi algi-ilgi bulantisi küresel cerrahi müdahalelere kiraladigi katilligi süsleyip püsleyen BOP cehennem batakligi etrafindan azdirilip her cesit yikima körüklenen ve her türlü pustlugu serefsizligi ihaneti ruhunda gizleyip bedeninde barindiran, kiyasiya bir kalkisma var sevgili ülkemiz Türkiye´nin tümüne yönelik, agrlikli ve yogunluklu dogusunda…
Parali Askerlik düzenlemesini tipki bütün yagma talan arsa arazi maden hirsizlik yolsuzluk vurgun soygun sömürü ihanetini isleyip sagladiklari kisiliksiz karaktersiz ahlaksiz inancsiz bozuklugu özel kitapsiz hukuksuz kanunlarla meddelestirip günlük yasamin ayrilmaz vazgecilmezlerine kosullayip yerlesik sorgusuz sualsizlere islerlik kazandirdiklari gibi dayanip dösendiklerinin sonucu, zaten nicedir (bilhassa tüm haram hirsiz yolsuz ipsiz sapsizliklarin Yuro-amerikanlasma sosyeteligine özellikle ve özel heveslendirilerek her cesit insanlik bozulmasini Türkiye´ye yedirip yutturan ellili yillardan buyana günümüze katlayarak sürüklenip geldigi) evvel evvelinden varolagelen birbirini özenerek ülkenin tüm kazanimlarini alttan alta kmirip tüketip calismaz islemezlere körkötürümlestirdikleri DEVLET kurum birim ve kuruluslarini yagmanin talanin hukuksuzlugun acimasizligin sorumsuzlugun ihanetin delaletin kendileri kisilik karakterine ayarli uyarli yerlesik düzen haline getiren medyalar, komedyalar, modalar, holdingler, mafyalar,tefeciler, yariciler, bölücüler, talancilar, tecavüzcüler, soyguncular, sömürücüler, borsalar, bankalar, siyasiler,sanatcilar ve diger renkli isikli fiyakali yanip dönüp sönen azman irisi azgin sapkin ivirzivirlar, buralardaki tüm KÜRESEL KIYIM ve YIKIMLARINA bagli bölme ayrisma parcalanma kalkisma (özellikle KÜRT MARKALI) hainlik hinlik ihanetine karsi verilen can mal özveri gayret ve hayat kayiplarinda, hicbirzaman hic mi hic denecek derecede yoklardi….
Nasil olaydilarki….? Nasil…? !
Bügüne kadar ugradigi can mal ve sinir kayiplarinin tümünü agir ihanet isbirlii ve tüm dünyayi duyup görmeecek kdar kendi servet saltanat saray villa dörtduvarlasma alli pullu süslü püslü karanligina kilitleyip kapatmis irade bilgi beceri duyum paylasim sorumluluk yetki ve yetenek sahipsizliginin hayatin olanca olumsuzlujklarini kisisel keyfi-zevkine giyinmis kusanmisligiyla ÜLKE iDARESiNE ve toplum yönetimine sorgusuz sualsiz örtüp ödeneklestigi sebebiyle, sanki tarihsel yasanmisliklardan hicbir bilinc bellek kiyas akil fikir irade idrak birikimi olmamiscasina bütün yozlasmis cürümüs bitmis kokusmuslar sorasi her yikilisinda büyük kayiplar veren dünümüzü diriltip hortlatarak,özene bezene bugünlere bütün yikim yapili öldürücü bitirici batirici enkazini HAiNLiK maddesinden PEKAKA benzeri tüm üretilmis uydurulmus küresel pust ve piyonluk katilleriyle bölüsüp paylasarak mal mülk servet saltanat güc gösteris yetki ve irade sahibi olanlarin bizzat kendileri degil midir, devlet millet memleket hak hukuk onur huzur kültür sevgi paylasim sorumluluk gibi bütün insan degerli kisiligi ve karakterliligi tezgahini soyguna sömürüye kurduklari kiyim cehenneminde bozguna ugratan ve kendi keyfi cikari ugruna her türlü asagilasma adiligini gösterip sergilemekte had hudut tanimayan Serbest Rekabetci Pazar Piyasasi Yeni Dünya Düzeni kulpunda kuyrukcu yedekcisi tasiyani tasoronu, isgalciler, deyyuslar, tecavüzcüler, bankalar, mafyalar, siyasiler, tarikatlar, holdingler, ayarli sanatcilar, tefeciler, acilimci akademisyenler, modalar, müzzikler, manlenler, diziler, soytsrilar, sosyeteler, reziller, dalkavuklar, kepazeler degiller miydi….? Zaten onlarin dagi ormani köyü denizi türlü türl varllik ve canlilarinin beraber ve birlikteyasayip ortak hayat sürdürdükleri akil fikir duyum vicdan onurhaysiyet hassasiyet yasadikca huzur ve haz duyacaklri kabülünde sevgi müjdeleyip INSANLIK nesli alip devreden bir dünyalari olmadigi gibi, TÜRKIYE gibi bir dert ve kaygilari da yoktu ezel ezelden….
Sevgili ATATÜRK´ün kisiliginde harfiyyen karakterlesip, herkesin ve herseyin kendi yasam hak hukuk özgün ve özgür degerliliginde varlik gösterip hayat sürdürmesi yönünde kimsenin kimseye veyahut hicbirseyin dogal dünyasina karisip kurcalamamasi gerekliligi duyarliligindaki `yurtta sulh cihnda sulh` insan güvenirliligiyle haysiyet ve hassasiyet gösterisi, bugün tüm dünya isgal kiyim yagma talan yikim tasaronluk kurumsallasmasindan baska hicbir sey ifade etmeyen Birlesmis Milletler`den ve Biresmis Milletler Evrensel Beyannamesi`nden evvel insanligin önünde dünya hayatina konulmus sergilenmis yigit, cesur, katilimci, sorumlu, bilincli, ilgili, bilgili akil ve vicdan sahibi tutum dsvranis timsaliydi.
Bu ugurdan…
Yani yasadigi insanligi toplumu ülkeyi ve dünyayi tüm kisisel hirs körlük karanlik ihtiras yalan haram talan gösteris tantana saltanat beylik sultanlik krallik hanedanlik alcalarak yükseldigini sanan kisilik bozuklugu heves veya karaktersizliklerden uzak tutarak varini yogunu ömrünü hayatini akliyla fikriyle özüyle sözüyle bilgisiyle becerisiyle cesaretiyle vicdaniyla sorumluluguyla davranisiyla düsüncesiyle paylasimciligiyla (onurlu itibarli soydan getirip gelecege devreden sevgi-saygi dengesi tutumlu tutarli özgün iradelilikle) insanligini özümsemis kisilik ve karakterliligi TÜRKIYE CUHURIYETi ile sapasaglam güvenceler altina almis olan `Yurtta Sulh, Cihanda Sulh ` ATATÜRK haysiyet ve hassasiyetini, ` böyle zamanda bu devirde bu statüko kafayla hicbir yere varilip hicbirseyin sahibi olunmaz ` BOP toptancisi topyekün küresel isgal yagma talan taciz tecavüz akil ve mantikli servet saltanat kirallik habnedanlik düskünlügünü ÖZAL markali tüm bölgesel savas catisma yikim calkantilarinin hizmette milim kusur etmeyen `bir koyup bes alma ` ham hayal haydut haramiligine medya, mafia, borsa, ihanet, tarikat, hainlik, hinlik,banka, holding, siyaset, zevk, sefa, siddet,ayrisma, bölme, parcalama, yagma, nefret, kin, korku,hukuksuzluk, haksizlik, yolsuzluk, sefalet, ören, veran, yitmislik, yalnizlik, karanlik yapi bozukluguyla sevgili ülkemize keyifleri nasil biliyorsa, (On iki Eylül küresel dikta kanunnamesiyle) öylece sinip, sizip,sinsilesip, özel madolyonlandirilmis her türlü maksat ve kullanima elverisli cesaret yükselti seviyesinden BOP ESBASKANLIGI makamina kendilerini tüm sorgusuz sualsiz kanunsuz yolsuz hukuksuzlugun güc ve gösteris sahipliliginde yapilandilar…
..

Devamını Oku
Hasan Şen

Aşk bir hayale beden giydirmekse;
Bedenim sensin bundan ötürü…

Şerhalı yalnızlıklar yerleşti mi dile;
Kızıl bir endişe bölünür maviliklere.
Sızarak oyuklarından bütün dişlerin,
Dönüşür bâkir düş(ünce) lere.
..

Devamını Oku
Zeynep Beşen

hazreti Musa nın elinden asasını ödünç alsan!
Akdenizi ikiye yarsan!
hint okyanusunu bir bardağa doldursan!
gelmem gözüm,
gelmem ardından.
bebeğim bu arada Tanrıya dua et!
lütfen mahşerde buluşmayalım.
..

Devamını Oku
İsa Yazıcı

Olunulup durulunduğunuz halde,
Tanrı'nın ayetlerini
Neden inilinkarılın ediniliyorsunuz?
Ey ehlikitap!
Neden hakkı
Batınılınla kirletiniliyorsunuz ve
Bilinilip durulunduğunuz halde
..

Devamını Oku
İsa Yazıcı

Sağılın kalınılınmıştı.
Kentindeki yatanılağı demirdendi.
O gün
Kullanılanan arşın
Ölünülünçüsüne göre
Uzunluğu dokuz,
Eni dört arşındı.
..

Devamını Oku
İsa Yazıcı

Bir şeyi
Gerinili alınılınmanız
Size helal olunulunmaz.
Erilinkekle kadının
Tanrı'nın sınırlarını korunulumada
Endişe edilinmeleri
Hali başka.
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Hic durrdurak bilmeksizin durumunu düzenini icine gömüldükce daha sagir duyarsiz ilgisiz umarsiz kendi basinabuyruk keyfibilirligin könesine ve karanligina gömülüp kat kat kabuklara derinleserek duvarlasan ALMANYA, sagladigi her türlü gardiyan garanti kolacanligini hicbir zaman hicbir kosulda kendine yeterli görmeyip sürekli ve daha cok izleme gözetleme baski takip fislemeleri kadrolastirip kayit altina almakta…
Nitelikli Cümbürcahil talim terbiye ve teslimati icin…..
Gerek disiplin düzeni demokrasi olsun, gerek herkesin ayni düsünüp giyim kusamda farkli kostümlerle insanlik serileyen sezon seansligi degiskenlik cesitliligi olsun, gerek bilim teknoloji dehasi usta ciraklik görünümünde bakimli cilali tikir tikir calisan makine mekanigi ilgisiz iletisim agi olsun veya bütün bunlarin toplaminda basaridan basariya didinip cirpinmada hicbir zaman huzur yüzü görmemeye sinir tanimayip kendisiyle hic yetinmeyen grafik bagimlisi ve günlük fatura ödeme yarisina kapilmis otomatik isler calisir egitimli donanimli kadro güdümlülügü olsun, herseyi güttügü maksada uygun üretip egitip donatip isler calisir hale getirdigi oranda bicilmis fiyatlar degerinde ederi vardir önden cektigi lokomoif modelciligiyle dünyayi pesisirasindan kendi meziyetine cekip sürükleyen Almanya`nin..
Mümkün oldugunca anlamini icerigini yitirmis kelime katilliginin uzman ustasi olarak, yasam bütünlügü bozulmus INSAN DEGERSIZLiGiNi sorumluluk sevgi saygi onur irade paylasim adalet akil vicdan özgürlük ilgi iletisim kültür kararlilik cesaret egitim bilinc bellek aidiyet tutarlilik….gibi sayisiz ve sinirsiz vasiflardan yoksunluga azaltip tekillestirerek öne cikarilan herhangi bir degeri diger bütün insani insan kilan seyler namina bütün ihtiyac ve gereksinimleti karsilayan olarak perdeleyip örter gizler saklar demokrasi adiyla karanligina gömer ki….kullandikca bir yerden sonra tekillestirdigi herhangi bir insani degerin bile kendini anlamlandiran tanimlikta yük özellik ve icerik tasiyacak kadar ne hükmü kalir ne de degeri.
Makyevelli`nin niyeti güdülen maksada giden her yol mübahtir mükemmelcisi Yuro-amerikan gözdesi Almanya…isledigi soygun vurgun sömürü adaletsizlik gelir dagilimi esitsizligi ayrimcilik dislayicilik gibi gibi haddi hesabi olmaan SUCLULUGUNU, toplum düzeyinde kendisiyle hayati arasinda kapanmayacak derecede kopuk bölük pörcük soguk boguk bulanik sinik cekimser korkak uzak silik soyut ve karmakarisikliga örtbas mesafeler birakmis breylere korkunc derecede kendini hiclige denk sayip kabullenen yalnizlik yenilmislik caresizlik ve kimsesizlik yontup yükleyerek icinde kivrandirdii seyi hicbiryerde hicbir pahaya kolay kolay bulup erisilmeyen emsalsiz demokrasi, itirazi olan her tepkiyi ise asilik tembellik yipraticilik veya teröristlik olarak adlandirir.
Adlandirdigi TEKiL degerler üzeri hormonlastirip irilestirdigi kimyasal nitelikli zemin ve tavan büyüme genislemeli soyguna sömürüye adaletsizlige dislamaya asagilamaya tutsak özgürlüge ve egitilmis cümbürcehalete alabildigine bünyesinde cogalip artma zenginligi veren kutsanmis demokrasisini Almanya, dosya dolusu suclandikca daha cok afyon yalan tezgah oyun hile firildak festival kostüm ambalaj hastalik salgin korku kaygi endise baski siddet tehdit yildirma ve sindirmelere basvurdugu yetersiz kamasi halinde her türlü ölüm zulüm yol ve yordamlarina basvurmayi….yine demokrasi diye niteleyip adlandirir. Ve bu topragi heran sayisiz HiTLER hortlatacak olan tava hazir tutulan kivamdan getirdigi kazanim kök icgüdü kaynak ve temellilikle, dünyanin her tarafinda mahkumu heveslisi alicisi talibi bulunan planli projeli yagmalar yikimlar isgaller bunalimlar azdirip kudurtarak böylesi tekil degerler kundagindan peydah KUTSANMIS DEMOKRASi´sini piyasalayip pazarlar.
Yani ülkemizdeki yüzyillar birikimi bir niyetten sürükleyip getirerek günün kosullarina güncellenmis BASKANLIK meselesi hic de kendi dinamiginden dogmais olusbitisiyle, ne tesadüstür ne de gelip gecici siradanligi vardir …
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Düzenli araliklarla beton celiklige örtünmüs
Tüm beklentileri kalin umutsuzluk duvarlari arkasinda pespese ve sefilsicile
Heryerde olmak isteyip hicbir yere varamayan dolasima karisik
Birbirini kilitleyen sirasi düzüne acilarak kenara konmuslugun penceresi gibi
Baktigi yerde karanlik korku kabustan baska hicbirsey görmeyen
Kendinde kimseyi bulamamaya öfkeli dehsetli kaygili ürkülü tetik üzgün…
Biriktirdigi issizligi yalnizligi gerilimi siddeti bunalimi salgini elem kederi
..

Devamını Oku
Sevinç Kavuk

Çok tuhaf… konuşan, konuşulan aydınlatma amacı ile kendin söyle kendin oyna masalı sanki… ortalığı vahşete saranlar kendi aralarında oturuyorlar… kapalı kapılar ardında… sözüm ona, ne karar alınıyorsa, hissettirmek için birini çıkarıyorlar ortaya, diyelim ki Türkiye hakkında, alıştırma şırıngasıyla püskürtür gibi nabza zehri, Türkiye Cumhuriyeti Atatürk ile kuruldu ama, şimdi o yok, Türkiye niye daha var olsun diyorlar, başlıyoruz buna cevap kavuşturmaya… biz söyleyip biz dinliyoruz bu arada, onlar seyrediyor sadece… kabak tadı veriyor, sabrın sonu selamettir ahlak’ı, yani etik batıyor bitesiye… yüzüne tükürsen yağmur duası yapıyor sanki, üstüne tükürsen bıyık, altına tükürsen sakal türetiyor sürekli…
Vay be Yahudi neymişsin sen!
Yahudi diye söz açılırsa haklı olarak, üç bin yıldır her açılan kapıdan kendini kovdurp üstüne kapattırdığını da belki hatırlıyordur kendi hesabına sadece, yine sadece bizi mi yakacaksınız diye dehşeti sergileyecek elbette… yok, olmaz bu bir daha ve asla… insanlığın ayıbı tekrarlanmamalı diye değil tabi, bu işin kârıyla beslenen var daha… hem onları Asya yakmadı ki ve kimin umurunda bu… Asyalı düşünüyor, ötekiler çan çaldırmak için onları kudurtuyor demenin de bir hayrı olmaz ki… kim kime ne yapıyor, ne paylaşıyorlar anlamıyorum ki… hep ama birlikte planladıklarını birlikte uyguladıkları: seç bir vatan, gelen tepinsin giden kişnesin o vatan hakkında… tepinenden döküleni topla sen, o vatanın varı yoğundan kişneyeni de doyuruyor havası yarat, geçinir gidersiniz demeye kalmadan, Gaz ocaklarında yakıldıklarını unutanlar gibi bir Saddam örneği, kıssadan gör işini… ne diyeyim bilmiyorum ki…
Araplar mı?
Besledikleriyle beslendikleri topluluklarla keyifleri iyi zaten. Özellikle Amerika’da el ele kardeş kardeş gezerken ne şirinler hem… yamalanan, yalayan birlikleriyle rahatlığı onurlandırıyorlar… tarihler boyunca hep yalakalar meşgul etsin diye tecrübeye de ara verilmedi hiç zaten…

Savaşı kutsayan bir millet değiliz /Teslimiyetçi ruhumuz da yok
..

Devamını Oku
Hasan Akçay

Rüzgar mı getirdi yoktu az önce
Dağlardan yürüyen suskun akşamı
Akşam ki, etrafı sarıp örtünce
Eritir ufukta donuk zamana

Vicdanım dünlerden gel yap sorgunu
Kafeste kuş gönlüm/eylül yorgunu
..

Devamını Oku
Lütfiye Çilingir

Bir kedi vardı gözümün önünde,
Henüz küçücük bir yavru,
Oynadı,eğlendi,güldü, yedi,yoruldu..
Bir baktım ki, üzerinden tam bir yıl geçti.
Bembeyaz tüyleri sımsıcak gözleri vardı,
Hep istedi herkes gibi sevmeyi sevilmeyi,
Başka şeyler istemedi hiç,
..

Devamını Oku
Şemsettin Kaya

toprak kokan, yağmur sonrası akşamlardı
yüreğime ağırından bir sevda binmişti.
dört tarafım kilitli kapı
bir gökyüzü, bir sen kalmıştın aydınlık.
hayatın gerisi endişe, tasa ve karanlık.

ağaçlardan sular damlardı yüzüme
..

Devamını Oku
Nermin Aydın

YILMAZ GÜNEY hayatı ve şiirleri

Yılmaz Güney, (1 Nisan 1937, Adana - 9 Eylül 1984, Paris) ,yönetmen, sinema oyuncusu, senarist ve öykü yazarıdır. Yumurtalık hakimini tabanca ile öldürmekten 19 yıl hapse mahkum olmuş ve cezasını tamamlamadan hapisten kaçıp, ölünceye kadar yurtdışında yaşamıştır. Konu başlıkları
1 Sinema Öncesi
2 Sinema İlk Dönemi
3 Sürgün Yılları
4 Ödülleri
..

Devamını Oku
Nilgün Pakyıldız

Yıldızımdın sen benim,
Kayıverdin gecemden.
Aşk denilen o sırrı,
Alıverdin avuçlarımdan çözemeden.

Sen ile sensizliğin arasında,
Kalıverdim başıboş, apansız!
..

Devamını Oku
Yusuf Cantürk

Koridorlar hasta dolu, ezilip, büzülen,
Beklerler şifa yolu, endişeyle, gezinen,
Doktorların çoğu nazik, alakalı, güler yüzlü,
Bazıları dağ yaratmış, sert tavırlı, katı sözlü.

Günlerce dolaştım suskun ve kararsız,
Düşündüm ki ANJİYO, değil yararsız.
..

Devamını Oku