Yine umutsuz bir şafak bu söken.
Yeni doğacak güneş,
Sarı benizli gökyüzü,
Son yıldızları söndüren bulutlar,
Hiç kimsenin.
Sisli, ıssız, kimsesiz bir sabah
Usulca üstüne sızacak
Kimsesiz denizin.
***
Pazar yeri telaşı gibi pencerem
Son yapraklar düşmekte,
Üşüyor serçelerim.
Dayanın, dayanın çiçeklerim.
Duvarda geçmiş zamanlardan bir sandal
Hüzün taşıyor, odadan odaya.
Koyu sarı tuhaflıklar ortasında
Gidip gidip gelmekteyim.
****
İkibinonaltı yılı
Aylardan ekim.
Ne yana dönsem, ardımda kahır
İçimde hapsettiğim zalim sessizliğin,
Çıkası var, biliyorum...
Kusursuz dertlerleyim.
Biliyorum uçsuz bucaksız,
Ve solmuş bir hikayeyim.
***
Şimdi esaslı bir fırtına gerek
Esmesini bilen,
Beni benden alacak cinsten.
***
Yok yok,
En iyisi
Bir çocuğun düşünde şiir olmak.
En iyisi.
Nihat Yüksel
İzmir, Ekim 2016
Nihat Yüksel
Kayıt Tarihi : 5.3.2019 07:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!