Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
Yazabilirim örneğin; “Gece yıldızla dolu
ve yıldızlar masmavi titreşiyor uzakta`
Şarkı söyleyip esiyor gece rüzgârı.
Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Devamını Oku
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Berbat bir çeviri güzel bir şiir.
çeviri şiirlerin çevirenini de yazmalı altına.
şiirin en zayıf yanı bence
tercüme.
şiirin tercümesi olur mu???
yaparsan olur.
ya değerinden kaybetmez mi, değişmez mi?
nota-fırça darbeleri-yontulmuş taşların tercümesi olur mu ?
yazında tercüme var , oluyor da,
şiirin dört ayağı da edebiyat zemininde değil ki?
saygılar
i.durmuş
ismail aksoy'un çevirisini okudum kelimeler daha özenli seçilmiş ancak cümleler arasındaki uyum sait maden'in çevirisi kadar başarılı değil.pablo neruda'nın atlar şiirinden sonra bence çevirisi yapılmış en başarılı şiirlerinden biri......
sadece ağlamak istiyorumm
Şiir çevirmek kaz çevirmek gibidir. Fazla çevirmezsen yanar. Buyrun bir de ben çevirdim (yeniden yazdım.)
Bu Gece Yazabilirim Artık Değil mi Moruk
Bu gece evet evet bu gece alemin
En gamlı kasavetli mısralarını yazabilirim.
Mesela, ‘Gece yağmurluydu
ve yıldızlar titreyerek ağlaşıyorlardı kara bulutların ardında.’
Nasıl ama “hah hah ha”.
‘Gecenin kara yüzlü rüzgarı gökyüzünü sarsıyor
Ve kararan maviliklere aldırmadan kendi şarkısını söylüyordu.’
Oluyor mu moruk, asma suratını tamam.
Çek hadi çek yarasın.
Bu gece, evet evet bu gece alemin
En bedbaht mısralarını yazabilirim.
Onu sevdim ve zaman zaman o da beni sevdi.
Yani öyle zannediyorum.
Bu gece gibi nice geceler boyunca onu kollarımla sardım.
Gökkubbenin sonsuzluğunda onu öpücüklere boğdum.
O beni sevdi, zaman zaman ben de onu sevdim.
O asude iri gözler sevilmez mi.
Yok öyle beleşe sevmek değil mi.
Bu gece evet evet bu gece alemin
En koftiden mısralarını yazabilirim.
Düşünsene o artık yok. Kaybettim onu.
Yağmurun sesine bak.
Aşka rahmet okuyor.
Yere bakma yere.
Gecenin derinliğini duyumsamak nasıl bir şey biliyor musun,
Onsuz daha da derin, gece. Ne şans ama değil mi.
Çiğin çimene düşmesi gibi hicran düştü gönlüme, tam şuraya.
Çek hadi çek moruk yarasın.
Gece yağmur olmuş ağlıyorsa ve o çok uzaklardaysa
Kaç yazar ha söyler misin elalemin ne düşündüğü.
Hepsi bu. İşte gecenin içindeyiz.
İt gibi titreyerek hep aynı şarkıyı mırıldanıyoruz.
Yağmurun altında sen de ıslanıyorsun benimle beraber.
Ruhum ağlıyor moruk. Kaybettim onu.
Gecenin içinde hep ışıkları tarıyorum. Gözlerim onu arıyor.
Onu düşününce kalbime bir acı saplanıyor ve o yok işte.
Gece aynı gece. Ağaçların üstünü örtmüş.
Zaman geçti ve biz aynı biz değiliz. Allahımız şaştı.
Onu artık sevmeyeceğim, orası kesin,
Fakat nasıl da sevmiştim onu.
Sesimi rüzgara veriyorum ona ulaşsın diye,
Duysun diye bu gece beni.
Artık o başkasının olacak.
Tam da dilinin ucundakiler,
Onun sesi, endamı.
Gözlerindeki yeşil vadi.
Onu artık sevmeyeceğim, orası kesin,
Fakat belki de...boşver be moruk
Aşk kısa, unutuş uzun, tutuşun hayatımın
Tüm beş kuruşa satılamayan imsakiyeleri tutuşun.
Bu gece gibi nice geceler boyunca onu kollarımla sardım.
Şimdi ise ruhum ağlıyor, kaybettim işte onu.
Bakma bana öyle.
Çek hadi çek moruk yarasın.
Fakat şunu bilesin.
Bu son sancıdır onu kalbimde hissettiğim
Ve bu son mısralardır onun için yazdığım.
Aşk kısa, unutuş uzun,
Tutuşun hayatımın
Tüm beş kuruşa satılamayan imsakiyeleri
Tutuşun...
Çeviren (yeniden yazan) : Adnan Türkoğlu
Sait Maden çevirisinde 'Ota düşen çiy gibi' denirken, 'ot' sözcüğü kulaklarımı tırmaladı biraz. Aynı şiirin İsmail Aksoy tarafından çevirisinde 'çayıra düşen çiy gibi' daha güzel bence.
Bu gece yazabilirim en hüzünlü dizeleri.
Yazabilirim örneğin: “Gece yıldız berrağı,
Ve yıldızlar uzaklarda öyle mavi ürperiyorlar ki soğuktan”.
Dönüyor gece rüzgârı gökte ve şakıyor.
Bu gece yazabilirim en hüzünlü dizeleri.
Sevmiştim onu ve ara sıra o da beni.
Bu gece gibi gecelerde uzanırdı kollarımda.
Sonsuz gökyüzü altında öperdim onu sayısızca!
Sevdi beni ve ara sıra ben de onu.
Büyük sakin gözlerini sevmemek olur mu ki!
Bu gece yazabilirim en hüzünlü dizeleri.
Düşünmek artık benim olmadığını. Hissetmek onu kaybettiğimi.
İşitmek sonsuz geceyi, onsuz gece daha da sonsuz.
Ve düşer dize ruha, çayıra düşen çiy gibi.
Sevdam onu bağlayamıyorsa, ne fayda.
Gece yıldız berrağı, ve benimle değil o.
Hepsi bu. Uzaklarda bir şarkı çalınır. Uzaklarda.
Hoşnutsuz ruhum benim, çünkü kaybetti onu.
Onu yakına getirir gibi arıyorum bakışlarımla.
Arıyorum yüreğimle onu, ve benimle değil o.
Aynı gecedir soluklaştıran aynı ağaçları
O yitik zamandan olan bizler, aynı değiliz artık.
Artık onu sevmediğim kesin, ama bir zamanlar, ah!
Erişmek için kulağına çağırmıştı sesim rüzgârı.
Bir başkasının. Bir başkasının olmak istiyor. Öpüşümden öncesi gibi.
Onun sesi, berrak bedeni. Dipsiz gözleri.
Artık onu sevmediğim kesin, ama gene de – belki.
Ne kadar kısa sevda ve ne uzun unutuş.
Bu gece gibi gecelerde uzanırdı kollarımda.
Hoşnutsuz ruhum benim, çünkü kaybetti onu.
Bu onun neden olduğu son acıdır ne de olsa,
Ve bu dizeler elimle yazılan son dizeler ona.
Pablo Neruda
Çeviren: İsmail Aksoy
'Veinte Poemas de Amor y Una Cancion Desespera'dan
Şiirin özgün metnini aşağıda sunuyorum. Sait Maden'in çevirisi gerçekten de çok başarılı bir çeviridir.
Puedo escribir los versos más tristes esta noche.
.
Escribir, por ejemplo: 'La noche está estrellada,
y tiritan, azules, los astros, a lo lejos'.
.
El viento de la noche gira en el cielo y canta.
.
Puedo escribir los versos más tristes esta noche.
Yo la quise, y a veces ella también me quiso.
.
En las noches como ésta la tuve entre mis brazos.
¡La besé tantas veces bajo el cielo infinito!
.
Ella me quiso, a veces yo también la quería.
¡Como no haber amado sus grandes ojos fijos!
.
Puedo escribir los versos más tristes esta noche.
Pensar que no la tengo. Sentir que la he perdido,
.
Oír la noche inmensa, más inmensa sin ella.
Y el verso cae al alma como al pasto el rocío.
.
Qué importa que mi amor no pudiera guardarla.
La noche está estrellada y ella no está conmigo.
.
Eso es todo. A lo lejos alguien canta. A lo lejos.
Mi alma no se contenta con haberla perdido.
.
Como para acercarla mi mirada la busca.
Mi corazón la busca, y ella no está conmigo.
.
La misma noche que hace blanquear los mismos árboles.
Nosotros, los de entonces, ya no somos los mismos.
.
Ya no la quiero, es cierto, pero cuánto la quise!
Mi voz buscaba el viento para tocar su oído.
.
De otro. Será de otro. Como antes de mis besos.
Su voz, su cuerpo claro. Sus ojos infinitos.
.
Ya no la quiero, es cierto, pero tal vez la quiero.
Es tan corto el amor, y es tan largo el olvido.
.
Porque en noches como ésta, la tuve entre mis brazos,
mi alma no se contenta con haberla perdido.
.
Aunque éste sea el último dolor que ella me causa,
y éstos sean los últimos versos que yo le escribo.
Ayşenur hanıma aynen katılıyorum. Şiirin orjinalini okumak çok daha farklı bir tat. Bu şiirin Neruda'nın kaleminden çıkmış olan halindeki tınısı manası çok daha güzel. Ancak dilimize çevrilmiş bir kaç ayrı tarzı okuduğumda sayın Sait Maden'e bu çevirideki başarısından dolayı teşekkür etmek gerekirdi.
Tercüme bir şiirde ne kadar önemli anlayabilmeniz için başka bir tercümesini buraya kopyalıyorum.
Şiirle ilgilenenlere duyurulur:
(NOT: Şiirler kendi dillerinde güzeldir.Ne kadar tercüme etsende 'I am sad' ile 'çok bedbahtım' aynı tadı iletmezler....
saygılar.
BU GECE EN HÜZÜNLÜ ŞİİRİ YAZABİLİRİM
Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
Şöyle diyebilirim: gece yıldızla dolu
Ve yıldızlar, masmavi titreşiyor uzakta
Şakıyarak dönüyor gökte gece rüzgarı.
Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
Sevdim ben onu, o da beni sevdi bir ara.
Kollarıma aldım bu gece gibi kaç gece
Kaç defa öptüm onu sonsuz göğün altında
Sevdi beni o ben de bir ara onu sevdim
O durgun, iri gözler sevilmez miydi ama
Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim.
Yokluğunu düşünüp, yitmesine yanmakla
Duyup geceyi, onsuz daha engin geceyi.
Ota düşen çiy gibi, düşmekle şiir cana
Ne gelir elden, sevgim onu tutamadıysa.
Gece yıldız içinde, o yoldaş değil bana
Hepsi bu. uzaklarda şarkı söylüyor biri.
Yüreğim dayanmıyor yitmesine kolayca
Gözlerim arar onu, yaklaştırmak ister gibi
Yüreğim arar onu, o yoldaş değil bana
Artık sevmiyorum ya nasıl, nasıl sevmiştim
Sesim arar rüzgarı ulaşmak için ona
Ellere yar olur. öpmemden önceki gibi.
O ses, ışıl ışıl ten ve sonsuz bakışlarla
Artık sevmiyorum ya severim belki yine
Ne uzundur unutuş ah ne kısadır sevda
Böyle gecelerde kollarıma aldım çünkü
Yüreğim dayanmıyor yitmesine kolayca
Belki bana verdiği son acıdır bu acı
Belki son şiirdir bu yazdığım şiir ona
Çeviren: Sait Maden
Bu kadar güzel bir şiir, ancak bu kadar berbat çevrilebilirdi! Aynı şiirin İsmail Aksoy ya da Sait Maden çevirisini tavsiye ederim.
Bu şiir ile ilgili 89 tane yorum bulunmakta