Fırtınalı denizlerde yol alırken
Sevgi dolu yüreğimle,
Ne bilirdim meltemlerde alabora olacağımı
Günün birinde.
Yine uykusuz gecelere tutsak hayallerim,
Sevda yine bir kuşun kanadında,
Kanadı kırık bekliyor dağların ardında.
Aşarsak yenilir miyiz?
Yoksa sevda denilen zehrin
Her damlasında yanar, erir miyiz?
Hangi dönemecindeyiz hayat denen serüvenin,
Söyle be güzel,
Diğerlerinden farkın var mı senin?
Yıkılacaksa umudum yine,
Hapsolacaksa gönlümüz
Alacakaranlık ülkesine,
Sevme beni sen!
Bırak tüm dünyanın derdi geçsin üzerimden,
Silsin adımı defterinden en son “dost” da,
Kelebekler terk etsin bahçemi Ağustos’ta.
Denizler yine kussun öfkesini falezlere,
Alıp götürsün felek beni en ıssız yere…
Ağlasın yine gözlerim,
Akıtsın yere nurunu,
Kıracaksan olur olmaza onurumu.
Susuzluğundayım sevgi pınarının,
Yangınlarım en kızıl alevinde yine,
Peş-peşe vurgunlara boy hedefiyim hala,
İnanmıyorum artık, ne şansa, ne fala.
Yüreğimin son sevgi sinyalleri,
Girecekse yüreğinden içeri,
Önce derin bir nefes al,
Çek buz gibi havayı içine,
Ne soracaksan şu an sor,
Sevgiye merhaba derken yeniden,
Nefes almak çok zor oluyor…
Bana “ardından” kelimesini
Asla hatırlatma günün birinde,
Büyümemiş bir çocuk farz et, beni öyle gör,
Tüm oyuncaklarımın ön adı sevgi ya da şefkat,
Kurumuş dallar girmesin aşk masalıma,
Bana mutluluk dolu masallar anlat.
Gözlerinde kızıl şafak rengi,
Saçların periler kadar güzel,
Dudağında en sevdiğimiz şarkı,
Ellerinde sarı bir gül, bana öyle gel!
Özletme özleyebileceğim hiçbir şeyi,
Eyvah! Demek istemiyorum bir an olsun,
Ne yaprağı düşsün sevgi çiçeğimin,
Ne tomurcuğu dalında solsun.
Sen beni içinden geldiğince,
Ama yeni doğmuş bir bebek özlemiyle sev,
Ben zaten kıramam gönlünü,
Uçmam kuş olsam bir fersah uzağa,
Düşmezsem ihanet denilen tuzağa…
Hatırlamam bile geçmişimi
Uzanmam yaban dallardaki yasak meyvelere,
Seninle gülüm,
Yaşarız gönlümüzce,
Beraber yolculuk ederiz son sefere…
Haydi! Şimdi bir dilek tut içinden,
Rengi erguvan, kokusunda sen olsun,
Ben gözümü yumduğum anda sen oluyorum,
Sen bunu biliyor musun?
Bulutsuz semalara yazacağım aşkımı yıldızlarla,
Başını göğe çevir, bak,
Seni nasıl sevdiğimi anla…
Umudumsun, can özümsün, gönül balımsın,
İçinde kaybolmak istediğim,
En gerçek masalımsın…
Murat Nail Güney 19.10.2009 iSTANBUL
Murat Nail GüneyKayıt Tarihi : 19.10.2009 12:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Sevgi dolu yüreğimle,
Ne bilirdim meltemlerde alabora olacağımı
Günün birinde.
Yine uykusuz gecelere tutsak hayallerim,
Sevda yine bir kuşun kanadında,
Kanadı kırık bekliyor dağların ardında.
Aşarsak yenilir miyiz?
Yoksa sevda denilen zehrin
Her damlasında yanar, erir miyiz?
Hangi dönemecindeyiz hayat denen serüvenin,
Söyle be güzel,
Diğerlerinden farkın var mı senin?
Yıkılacaksa umudum yine,
Hapsolacaksa gönlümüz
Alacakaranlık ülkesine,
Sevme beni sen!
Bırak tüm dünyanın derdi geçsin üzerimden,
Silsin adımı defterinden en son “dost” da,
Kelebekler terk etsin bahçemi Ağustos’ta.
Denizler yine kussun öfkesini falezlere,
Alıp götürsün felek beni en ıssız yere…
Ağlasın yine gözlerim,
Akıtsın yere nurunu,
Kıracaksan olur olmaza onurumu.
Susuzluğundayım sevgi pınarının,
Yangınlarım en kızıl alevinde yine,
Peş-peşe vurgunlara boy hedefiyim hala,
İnanmıyorum artık, ne şansa, ne fala.
Yüreğimin son sevgi sinyalleri,
Girecekse yüreğinden içeri,
Önce derin bir nefes al,
Çek buz gibi havayı içine,
Ne soracaksan şu an sor,
Sevgiye merhaba derken yeniden,
Nefes almak çok zor oluyor…
Bana “ardından” kelimesini
Asla hatırlatma günün birinde,
Büyümemiş bir çocuk farz et, beni öyle gör,
Tüm oyuncaklarımın ön adı sevgi ya da şefkat,
Kurumuş dallar girmesin aşk masalıma,
Bana mutluluk dolu masallar anlat.
Gözlerinde kızıl şafak rengi,
Saçların periler kadar güzel,
Dudağında en sevdiğimiz şarkı,
Ellerinde sarı bir gül, bana öyle gel!
Özletme özleyebileceğim hiçbir şeyi,
Eyvah! Demek istemiyorum bir an olsun,
Ne yaprağı düşsün sevgi çiçeğimin,
Ne tomurcuğu dalında solsun.
Sen beni içinden geldiğince,
Ama yeni doğmuş bir bebek özlemiyle sev,
Ben zaten kıramam gönlünü,
Uçmam kuş olsam bir fersah uzağa,
Düşmezsem ihanet denilen tuzağa…
Hatırlamam bile geçmişimi
Uzanmam yaban dallardaki yasak meyvelere,
Seninle gülüm,
Yaşarız gönlümüzce,
Beraber yolculuk ederiz son sefere…
Haydi! Şimdi bir dilek tut içinden,
Rengi erguvan, kokusunda sen olsun,
Ben gözümü yumduğum anda sen oluyorum,
Sen bunu biliyor musun?
Bulutsuz semalara yazacağım aşkımı yıldızlarla,
Başını göğe çevir, bak,
Seni nasıl sevdiğimi anla…
Umudumsun, can özümsün, gönül balımsın,
İçinde kaybolmak istediğim,
En gerçek masalımsın…
Tebrikler kıymetli adaşım kaleminizden mükemmel şiir okudum yaz[an yüreğiniz her dem coşarak çağlasın.Sevgi ve muhabbetle...+
TÜM YORUMLAR (1)