Bir zamanlar güvenin kalesi sandığım o duvarlar, şimdi yalnızca sahte gülümsemelerin saklandığı gölgelerle dolu. Bir zamanlar yürekten gelen her sözcüğün yankılandığı o sıcaklık, şimdi sadece soğuk sessizliklerin yankısı. En büyük düşmanım en yakınlarım oldu, farkında olmadan içimde açtıkları derin yaralarla...
Hepimizin içinde bir çocuk var, saf ve masum. O çocuk ki, her söze inanır, her gülüşe kanar. Ama ne zaman ki gerçek yüzleri ortaya çıkar, o çocuk bir kez daha yaralanır, bir kez daha büyür. En yakınlarım dediğim insanlar, ellerinde tuttukları bıçaklarla sırtıma sapladılar hayallerimi, umutlarımı.
Her dost, her kardeş dediğim kişi, yavaş yavaş uzaklaştı yüreğimden. Güvenin yerini kuşku, sevginin yerini öfke aldı. Oysa ne kadar da güçlüydü bağlarımız, ne kadar da sarsılmaz sanmıştım. Ama hayat, işte böyle bir şey; en sevdiğin, en güvendiğin insanlar, bir anda en büyük düşmanın olabiliyor.
Artık biliyorum ki, dostluklar da bir gün sona erer, güven bir gün kırılır. Ama bu hüzünlü yolculuğun sonunda, Allah’a sığınıyorum. O’nun huzurunda tüm yaralarımı sarıyor, kırılan kalbimi tamir ediyorum. Çünkü bilirim ki, O'nun sevgisi ve merhameti sonsuzdur.
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta