Divan-ı aşkı kebiri
Yaz emretti pirim bana
Hicran kalemini verdi
Tez emretti pirim bana
Kırılsın nefsin, kibirin
Kalmasın gönlünde kirin
Sen git, sırrın kalsın derin
Gez emretti pirim bana
Dedim ki sermayem yoktur
Dedi bak, gönlünde çoktur
Dedim hastayım bir doktor
Haz emretti pirim bana
Dedim takatim kalmadı
O,hiç oralı olmadı
Azat et dedim salmadı
Hız emretti pirim bana
Hemen başladım yazmaya
İğneyle kuyu kazmaya
Kendi kendime kızmaya
Az emretti pirim bana
Kazdım iğne ile kuyu
Yüz yirmi dört ay boyu
Gözyaşımla doldu suyu
Yüz emretti pirim bana
Kuyunun suyunda yüzdüm
Otuz iki taşı dizdim
Elli dört şifreyi sezdim
Çöz emretti pirim bana
Yoruldum bir nefes aldım
Ensemde silleyi buldum
Yıkıldığım yerde kaldım
Düz emretti pirim bana
Düzelmeye ettim gayret
Azmime ettiler hayret
Lâfa tuttu üç beş hoyrat
Ez emretti pirim bana
Orda burada çok ağladım
Boyun büktüm, el bağladım
Ahmediyem sır söyledim
Giz emretti pirim bana
Kayıt Tarihi : 28.2.2007 15:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!