İngilizce Öğretmeni
Yüzümdeki çizgilerin ressamı,
Uzaklardasın şimdi..
bir iskemle.
tavana asılı eski bir ip.
ve dinmeyen gülücüklerinin kalbimden sökülüşü.
aşk manzaralı bir intihar şekli bu.
bu.
ruhumun cennetten son sürülüşü.
izini bırakıyor her çizik
daha da kanatıyor sensizliğimi.
avuçlarımda bir hüzün yatıyor,
yokluğuna emanet, sade bir gül ellerimde;
sararmış.
Ütopik gülüşlerin matemini fısıldarmış,
Hüzne uçuklamış dudaklar...
Ve kimsesiz'ce konuşurmuş
Büyük Ada'da faytona binme mutluluğuyla tanışıyor içime saklanmış masum bir aşk..
Ve birden adanın her yanına yayılan bir müziğe dönüşüyor tüm hislerin ritimleri..
Kimsesiz çocukların şefkati,
Kabuk bağlayan yaraların acısı kaplıyor ayrılığın tükenmeyen matemini..
kanıyorsa ellerin,
oyun mutlu sonla bitmiş demektir.
yüreğinde bir ukde bağırmalı,
bir kuş gibi ötmelidir göğüs kafesin,insanlık bu olmalıdır.
hiç günü
bilinmeyen bir sokak ortasında telefonun çınlayacak kulağına, duymayacaksın.
çantanın uzak ağzında istanbul köprüsü.
cüzdanında hürriyetin,
deniz kıyısı.
kırık bir vazoya benziyorsun, çöpe atılabilecek bir parçan bile kalmamış.
fakat bu kalmadığın anlamına gelmiyor..
ayaz gecelerde burun çekerek ağlamış çocuklar biliyor
özlenen eller tutulmuyor hiç
ve cevizin kırık kabuklarını yemeye çalışmıyor hiç kimse
Şimdilerde,
Yelkovanından vazgeçmiş bir akrep kirletiyor zamanımı.
Suratıma işliyor sol yanıma izini bırakmış tebessümler.
Dudaklarımın derisini söküyor,
Hiç kimse umurumun sınırları dahilinde değil,
Zira hiç kimse nefesimi hapşırık misali bir saniyeliğine dahi olsa kesemiyor.
Bakma sen bana hava biraz esiyor,
Sandalyede oturan cesedim lekeleniyor gecenin kuytusunda,
Her şeyi siktir et aslında hiç oksijene dair bir şey yok aşkın solunumunda.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!