Seni sever gibiyim,
hep böyle kalsak diyorum,
bir şeylere başlar gibi.
Sonu olmasa yitkin.
Çağırmalı mıyım seni sesime?
Yerinde durmuyor ki hayat
Sabahla ışıyorsun gözlerimde
Yerlere kadar eğiliyor yemyeşil dallar
Sonra: Bağbozumunda yeniden yükseliyor göklere
Neşeli kahkahalar atarak
En tatlı meyveleri sakız ağaçlarının
Bırakmalı onca acıları arkada
Unutmalı bu derin sızıyı
Sanki bir sır saklar gibi
Sessiz, sitemsiz
Yapmalı ama nasıl yapmalı?
Yüzün bir duvar gibi karşımdayken
Seviştiğimiz günlerdendi
Sıcak, gittikçe daha da sıcak
Açık pencerenden içeri sızan
ılık yaz rüzgarıyla Akdeniz’in nemi
bir su damlası olup akan boynundan aşağı
gittikçe uzayan günlerdendi
Gece ve gündüz
yüzüne akan sıcak tebessümün
bekliyorsun beni
yüzyıllarca uzaktan
Güneş pembe bir buluttan
senin gözlerine batıyor
Ezgisi yok mor dudaklı kadın
Meğer ne zormuş senden ayrı kalmak!
Ezgisi yok bu aşkın
ergenlik düşleri kadar eski bu aşkın
ilk seviştiğim buğday tenli kadın
Şu insanlar arasında,
bir şeyler var bizi böyle yakın kılan.
Belki de, sen ve ben sevmeliyiz birbirimizi.
Belki de evlenmeli, iki de çocuk yapmalıyız ardından.
Bütün bu yaşadıklarımızı
sevdaya dönüştürmeliyiz ‘9-6’ yollarında,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!