Aşk ile yaptığım mutluluk köprüsünde
Çatırdardı her adımında yollar.
Düşüyorum her seferinde,
Düştükçe kanar yaralarım senli tarafımdan.
Kalkarım her seferinde,
Güldüğünde yanaklarında oluşan
O derin çukurlarda
Aşka olan inancını kaybeden insanın
Boşlukları vardı şimdi.
Sahipsiz kalp atışlarının anlamsızlığı ile
Gülüşünün güzelliği küslerdi.
Öldük mü yoksa hiç yaşamadık mı?
Aylarca güldük yıllara sığdıramadık mı?
Aldık gardımızı aşka,
Birbirimizi vurduk bu savaşta,
Çok gözyaşı döküldü,
Sen yokluğunla bile fazla olansın,
Sahte gülüşlerin sebebi,
Toz kaçmış yalancı gözlersin,
Sen benimlesin,bensin..
Kaçmak istemediğim gerçeğim,
Tekrar tekrar görmek istediğim rüyamsın,
Haziran sabahı güneş tam tepedeyken,
Olabildiğince hızlı koşardı hayallerim,arkandan.
Uyanmak sana rağmen güneşli güne...
Hiç söylemiş miydim bilmem,seninle sabahlar farklıdır,
Kuşların sesi andırır gülüşlerini,
Saksı diplerine sıkışmış kokun çiçeklere hayat verir.
Gidişin kelimelerime güç yükler bedenimden alır da,
Kararır gözlerimin önü aklımda belirirsin birden,
Düşermiş insan akşam vakti kalbinden yerlere,
Toplanmaz umutlar bir daha balıkçı ağlarıyla.
Yağmuru bahane ederim gidişine,
Islanmak sana göre değildi zaten,
Denizin gökyüzüne hasret bakışları,
Ufuk çizgisindeki yalancı buluşmaları.
Ölüm mü ayırdı onları yoksa,
Asla kavuşamayacak olmaları mı?
Eller üşür,gönül titrer,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!