İhtiyar bir adam misali, tutmayan ellerimle yazdığım üç beş kelimelik bir cümlede noktayı koydum artık yaşama.Duygularımı biriktirdiğim kalemimin son damla mürekkebini kullanarak şu satırları yazdım: Seni Sev..
Saat geceyi sensiz geçe.Yüreğim pencereden Karadenizin hırçın dalgalarıyla boğuşmakta.Gözlerinin ışıltısıyla aydınlattığın dünyamın sensiz geçen dakikalarında kaybolmaktayım.İliklerime işleyen nefesinin yerine hafifçe esen meltem rüzgarıyla avutuyorum kendimi.Kimbilir belkide gözyaşlarınla birlikte yağmuru getireceksin, sevgine susamış şu kuraklaşan gönlüme...
İstanbulda bir adanın sahilinde hafif çiseleyen yağmurda seninle olmaktı aşk.İki kelebektik biz.Yaşadığımız her dakikanın verdiği mutlulukla papatyalara konardık.Aldığımız nefes kadar kısaydı ömrümüz.Uçabilmenin verdiği haz kadar büyüktü sevgimiz.Deniz kabuğumdun sen.İnci gibi gözlerin bana hayat veren gülüşün vardı.Son çırpınışlarımızda dahi vazgeçmedik sevmekten.Beraber yaşadık, beraber ölecektik...
Bir sonbahar esintisi dışarda.Gözlerim pencereden ufku seyreder, kapılmışım rüzgara.Bir çığlık sesi gökyüzünde, bir korku kaplı sanki o sisli bulutlarda.Yüreğimde bir sancıyla haykırıyorum yaşama...
Yine yalnızlık sardı parmak uçlarımı.Adım adım yaklaşırken o uçsuz bucaksız sonsuzluğa.Bir gülüşünü atmadım mazimden bir de yırtık pırtık pabuçlarımı.Her saniyemi not ederken o karanlık sayfalara...
(S) ensiz yaşamın musallaya bakan yüzündeyim...
(E) celim gelmeden düşlerimi beraberimde getirdim...
(N) e günler gördüm,ne acılar çektim,her saniye biraz daha ölmekteyim..
Gecenin sessizliğinde gözlerim hayata hoşçakal demekte.Nahif bir ezgi çınlıyor kulaklarımda.Birde gözlerimden düşen birkaç gözyaşı damlası donuyor nefesimle.Bir sigara yaktım ay ışığıyla bir şarkı söylüyorum sessizce.Yaşamak mı ağır geldi bana.Yoksa varlığınla yok olmak mı.Kim bilir belkide tek çare ölmekte
Acemi bir ressamın tüm renkleri karıştırarak yaptığı bir resmin objesi; aşk.Resimdeki renklerin anlamsız uyumu; yaşamak. Resmi gölgeleyen o incecik çizgi; ölüm.Ressamsa sadece bir figuran bu hayatta.Bu resme anlam veren tek obje; o içten gülüşün..
Ölümle yaşam arasındaki o ince çizgide yürüyen bir cambazım.Elimde yalnızlığımı ve dertlerimi kağıda dökmemi anlatan bir oyundaki bir numaralı karakter oyuncusu kalemim var sadece.Çaresizlik azraille ölüm arasında bir yerlerde.Nefesin ve gülüşün tek tesellim.Artık ölmekten korkmuyorum...
Küçük şeylerdir deniz kabukları...Çoğu zaman denizde ayağına batar...Kimileriyse menfaat uğruna üç kuruşa satar...Ben küçükken deniz kabukları toplar bir kavanozun içinde saklardım.Üzerimde ne zaman kara bulutlar dolaşsa onları dinler mutluluğu yakalardım...Şimdi sorarım sizlere,üç kuruşluk bir süs eşyası mı? yoksa yaşam için bir mutluluk kaynağı mı?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!