Çiçek bahçesine düştüm birden
Etrafımda çiçekler her türden
Çiğdem,yasemin,lale sarı gülüm
Kokularını salıyor hep birden
Cennette miyim neyim ben
Ben miyim mis kokular içinde gezen
Saydın ki ben hiçim
Sana bir şey vermemişim
Gülen yüzünü parlayan gözlerini
Yanlış değerlendirmişim
Oysa zevkti seninle dertleşmek
Huzur veriyordu sana içimi dökmek
Bulutlar resmini çizmiş havaya
Ellerimi kaldırmışım duaya
İsyanımı haykırdım bütün dünyaya
Hayalin karşımda duruyor inan
Gezdiğimiz yerler seni arıyor
Buseler gelmeli gül dudağa
Bülbül konmamalı uzağa
Şakımalı ötmeli gece gündüz
Gelmeli yar ince beli sarmaya
Aşkı yaşamak seni yaşamak
Seni sevmek aşkı sevmek
Denize fısıldadım seni sevdiğimi
Gürledi birden gök yüzü
Esti delice bir fırtına
Çalkalandı deniz
Sesimi sana getirmek için
Seni seviyorum diyerek dalgalar
Sevda yolu kördüğüm çözebilmelisin
Taşlı çukurlu engellerle dolu geçebilmelisin
Bazen zevkli çoğu zaman dertli çekebilmelisin
Fedakarlık ister yapabilmelisin
Hasrete dayanmak ister dayanabilmelisin
Gel dediğinde gitmek ister gidebilmelisin
Sil baştan yaptım hayatı
Ters yüz edilen eski bir ceket gibi
Attım eski aşkları bir tarafa
Kederleri üzüntüleri dertleri
Kurtuldum dedim
Sil baştan yaparak hayatı
Şimdi ıslanmak vardı seninle nisan yağmurunda
Soğuğa inat buharlar yükselmeliydi üstümüzden
Vurmalıydı içimizin yangını dışa
Şimdi ıslanmak vardı seninle nisan yağmurunda
Kaldırımlara saçak altlarına kaçışan insanlara inat
Dimdik ortadan yürümeliydik herkes deli derken
Sana nasıl anlatsam nasıl söylesem
Seni nasıl sevdiğimi nasıl özlediğimi
Yağmura hasret çöller mi desem
Güneşe hasret göller mi
Yıldıza hasret geceler mi desem
Şiire hasret heceler mi
Ümitsiz aşka düşte gör ne olurmuş
Dünya karanlık güneş yok olmuş
Derdini anlatacak taş bulamazsın
Derdini dinleyen taşlar kum olmuş
Bade-i aşkı sundu yar elinden kader
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!