Beyazlara bürünüp çıkıp geldiğinden beri buralar hep bahar.
Yolumuz uzun, daha yapacak çok şeyimiz var.
Elin elimdeyken hangi yol korkutabilir ki gözümü!
Ömrümün hiç bitmeyecek baharı,
İki gözümün çiçeği,
Yüz göz baksa da gözüne,
Ben gözünü bilirim.
Yüz söz deseler de bana,
Ben sözünü bilirim.
Atam!
Cumhuriyetin Fener,
Fikirlerin ışık zihnime.
Yaktığın hürriyet ateşi ilelebet göğsümde,
Nişandır Türklüğüme.
Sensiz zifiri karanlıktayım.
Gel, gir koynuma geceyi aydınlatan ay misali.
Dudakların yıldızlar bıraksın tenime.
Nefesin kavurup, eritsin mum misali.
Kan ter içinde kalıp, derin uykulara dalayım göğsünde.
Yâr!
Kanıp o mavi gülüşüne, ektim seni gönlüme.
Ne de güzel filizlenip, serpildin orada.
Arada yapraklarını döküp, dikenlese de dalların.
Gölgen ayrı güzel, meyven ayrı.
İnsanoğlu ne garip.
Dün adını aşk koyup, her yere
yazdıklarını,
Bugün, ölmüşçesine, duygusuzca yok
sayabiliyor. Ne tutarsız!
"Ölsem bitmez" dedikleri, can vermeden bitince, "Hayatta gitmem" deyip de, gidenlere.
Her şeyim olma, istemem!
Sokağımın lambası ol mesela.
Gündüzlerime hükmün geçmesin ama gecelerimi hep sen aydınlat.
Her şeyin olamam, isteme!
Evinin direği olayım mesala.
Hayat önüne ne koyarsa koysun, sen sırtını hep bana yasla.
Al kalbimi koy göğsünün üstüne,
Senden uzakta pek atmıyor sanki.
Getir buseni kondur lebimin üstüne,
Tek başına nefes yetmiyor sanki.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!