Ayrılık mı aşkı var eden?
Yoksa yâr mı bilemedim.
Hasret mi Leyla'yı efsunkâr gösteren?
Ayrılık sevdaya dahil diyemedim.
Kaç zemheri geçse üstünden
Bu candan uğurlayamam seni
Geceler zindan,karanlık kederden
Sen bilme sevgili
Hasret yolları seninle var oldu
Bir gece vakti yanımda olsan
Derin derin gözlerime baksan
Ve sarılıp çocuklar gibi yanıma uzansan
Daha ne isterim bilmem.
Bahsetsen biraz geleceğimizden
Gözlerin okyanusun en koyu tonu
Bakışların gökyüzünde kuş özgürlüğü
Kanatlarında sevda yelleri
Çırpınarak geçiyorsun ömrümden
Yaralı ceylansın ormanların en kuytusunda
Bir kıvılcım yeter tutuşmaya
Sevdiğim özlüyorum gel gayrı.
Eskiler şimdinin yarası tutmaya
Sevdiğim pişmanım gel gör gayrı.
Göğe bakalım beraber
Şiirler okurum sana,
Yıllanmış şarap tadında şiirler.
Pek severim şiirleri bilirsin ya...
Sonsuz kere daha ararım seni mısralarımda,
Ve sonsuz kere denememde de bulamam seni,olsun.
Kırmızı Ev
Yalnızlığa meydan okuyan ev
Müstakil yalnızlığın temsilcisi.
Damından hüzün damlıyor bugün
Hüzün damlasından ıslanıyor bir kadın
Bir ayazın ortasında sersefil kaldım
Ruhumu ısıtan kim senden başka
Elma dağında Ferhat Sahrada Ferhat oldum
Şirinim Leylam kim senden başka
Gözümden sakındığım ruhumu adadığım
Dolaştım mısraların engin denizinde
İçtim şairin sevda pınarından
Tüyü bitmemiş yetimin gözlerinde
Seni buldum.
Gezdim diyar diyar geldim Anadolu'ya
Mübarek gecenin şafağında ben
Kara kara düşünür seni ararım
minarelerde ezan kalbimde sevgi şefkat Arar
Seni bulurum
bir şarkı fısıldar kulağıma inceden
göklerden Sesin Gelir içim ısıtır
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!