Toprak Baharda tava gelir
MERAL tavlanır ava gelir.
Oklarım bağrına saplanır.
İPsizin sözü maval gelir.
Emin CEBE 15 NİSAN ANKARA.
PANDAMİ
Evimden görünen ey küçük cami
Ezanın susmadı, neden bomboşsun?
Korona Virüsü olunca Pandami.
Ciğerim yakarsa yâre giderim.
Sümme Haşa
İlk aşkım, ikinci elim;
Olacaktın gül yüzlüm.
Çok akıllı, halim selim;
Bişeyim, bi şekil gözlüm.
Nasipse kavuşuruz be Birgül’üm!
Kısmet değilse kadere yanayım.
Gel vahşi Kangal Dikeni, mor gülüm.
O pembe yanaktan bir buse alayım.
Uyan! Kapına dayandım, buldum izini.
Altın kolye aldım bir söz üstüne
Deli gönlüm yandı ferman dinlemez.
Ciğer yandı köz oldu köz üstüne
Yürek yanıp, kül oldu mu, inlemez.
Altın kolyem o beyaz tene değdi;
Bilmezsin sen erkek terini;
Mutluluk kokar her zerresi.
Bir gün ellesem her yerini;
Yerinden oynar, yer kürresi.
Yahudi kızı! sensiz yatmam.
Karanlıklar sultanı! Her gözün perdesi var.
Akı kara gören perde senin gözlerinde.
Gözlerle konuştuğun her sözün perdesi var.
Beni sana yeren perde senin gözlerinde.
Tanrı çıplak yaratır da, kral çıplak denmez mi?
Sanal âlemden tanıdım bir kadın*
Uzaktan uzağa hoş-beşimiz vardı
Sordum nadir adın?
Dedi Gözde, yüzü dardı..
Neden sordun adımı?
Bülbülü bekleyen güllerin hası.
Bel verir, dallar seni çağırır.
Gök yaprakta titreyen su damlası.
Renk verir allar seni çağırır.
Dilime pelesenk etsem adını;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!