Yayımlanmış herhangi bir esere henüz sahip olmamakla beraber bu konuda umut etmekten daha fazlasını yapabilirim sanırım.Çalışmalarım devam ediyor.Şunu belirtmeliyim ki başarı: yayınlanmış bir kitaptan daha fazlasıdır. Okunabilirlik, devamlılık ve sahip olunabilecek,her geçen gün artış gösteren bir okuyucu kİtlesi olabilir belki. Ama benim için başarı: kusursuzu yakalayabilmektir. Kader tek okuyucuya hitap etmek olsa bile...
Ben seni hiç görmedim güzellik.
Alt tarafı dokundum sarıldım,
Ama hissettmedim,tanımadım.
Seni anlama zahmetinde bile bulunmadım.
Oysa koşardın her yalnızlığıma;
Çıplak ayak,uzun beyaz gecelik,
Çocukluğum İstanbuldu benim.
Kumdan kaleler yapardık Yeşilköy Sahilinde.
Fayton sefalarımıza da diyecek yoktu hani...
Ne mevsimler yaşadım ben bu şehirde...
Yeri geldi kumdan kaleler kardanadamları seyreyledi,
Kimi zamansa İstanbul yeni açan bir tomurcuk oldu;
Gel git olayı okyanusların yükselip alçalması
Ve de hiç bilmediğim dalga boyları ise;
Ya benim gel deyince giden
Git denince gelen yüreğim;
Gelgit aklım!
Senin kaybolan yıllarının derinliği ne?
Vakit yıllardan önce;
Bilmediklerindeyim.
Baktığın sokaklarda hiç görmediğin oldum ilk,
Parketmiş otomobiller arkasında, giz çocukluğum.
Senden tek kıpırtıya hasret, pusuda beklemekken hayalini;
Başını yasladığın adı farklı silüetlerle avunmaktı mutluluk.
Matemindeyiz sevdaların.
Duygular kalmıştı tüketmediğimiz;
Şimdi elde var salt dokunuşlar.
Onlar da, insan görünmezliği bulana kadar.
Gelecek geçmişte kalma tercihini
Kavuşmanın kaç adım sürdüğünü bilmem ben.
Hiç koşmadım ki sana.
Zor olmak adına yağmaladım geçmişimi.
Seni de aralarına karıştırarak
Birbir harcadım elimdeki kolayları.
Ulaşılmaz mesafeler katettim.
BEN BİTİYORUM SEN BİTİYORSUN
Herşey bitiyor, bırak nefesi
Nesil tükeniyor
Ozon delik, temmuz ateş
ARTIK Dünya bile eksik.
Etrafın zehir, dejenare insan kirliliği
Aşktan döndüm ben.
Huzuru onsuzluklarda buldum.
Kaç sevdiğim oldu da hangisi aşktı bilemedim.
Yalnızlığın tadına bakacak yerde;
İlkimi unutmak üzere bitmez sonlar bıraktım geriye.
Fatiha'ya muhtaç yolunu şaşırmış bir ruh,
Kapımı araladığında tanıdım ilk kez İstanbul'u.
Oysaki buraya aittim yıllar yılı.
Öyle bir ruhtu ki ölmeden islama boyamalıydı bu şehri.
Ayasofya oldum olalı bir başka güzel gördüm kendimi...
Belkide beni asıl büyüleyen,
Sen ve ben
Olamayan bir bizdik sadece…
Büründüğümüz tüm kimliklerden uzak
Unutmak tüm yaşanmışlıkları
İsimsiz bir kim gibi sokulurdu ruhlarımız kimi zamanların kimsesizliğinde;
Taki, beklenen gelene kadar.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!