Emel Gülerler Şiirleri - Şair Emel Gülerler

Sonsuzluk sayılacak kadar uzun
Yada bir an gibi kısacık olsada aldığım nefesim
Cigerlerime dolan her solukta tekrarlanacak bu ah
Yediğim her lokma dizilirken sıraya
Gözümü her açtığımda yada derin uykumda
Bir kez daha acırken yüreğim seninde acıyacak

Herkes ona dertli diyor
Oysa kendine yitik
Boşlukta yapayalnız divane
Güneş çıkmış yağmur yağmış umrundamı
O hep buruk hüzünlü
Belki biraz kırgın küsmüş hayata

Belki saçma gelecek bir çoğunuza benim hissettiklerim Ama yaşadıklarımı bilseniz sizlerde gülersiniz Çok acı bir çerceveye uzaktan bakıyorum şimdi Zavallılık sınırında bir kadın ve çaresiz bir adam o resimdeki Adam hırslarına ve kibirine yenik düşmüş,birazda inat Kadın yaşadıklarından ders almayı bile başaramamış İki güzel söz işittikleri,belki biraz iltifat,ama bolcada yalan Anlamsız bir uçurum kenarında yaşanan sahte bir zaman bu Ne yitip giden yıllar var,nede kaybedilen duygular Ne onur umurlarında,ne gurur,nede haysiyet Kadın kendinden başkasını düşünemeyecek kadar korkak Aciz bir çocuk gibi ne duyarsa inanmış,kendinide kandırmış Tek zannetmiş kendini,hint kumaşı gibi zor bulunan Ne canını yaktıkları umrunda nede kendinden olan Oysa sahtelikler içinden uyandığında başlayacak ızdırap Şimdi bayram yeri misali günleri,karardığında neler olacak Adam yeni çıkmış kendince,hayal ettiği yola Tatlı sözler,anlamlı bakışlar,bir kaç gülücüğe tav Dilinde acımasız haince kelimeler geçmişteki yaşamdan Kimse yok ya yanında,o herzaman en iyi geride kalan yalan Kadın zaten inanmaya hep hazır,tek taraflı kahraman Nede çabuk unutmuş,yaşadığı yılları,ardında kalanları Kendi zaten kırılmış,ama kırmaya hazır kendi gibi olanı Belki bunun altında yatan his bir intikam farkına varılmayan Adam kırımış yıllarca hem kendini seveni hemde sevdiklerini Bir hayalin peşinde yalanlara sarılmış,içinden çıkamamış Biri paslı bir kapak,biri eski bir kazan,bir ateşte buluşmuş Kapak çok kullanılmış,boyansada farketmez kulpu bile kalmamış Kazan da delik deşik,sağa sola vurmaktan kendinide tüketmiş Altlarında koca bir kor yığını gibi yığılmışken geçmişleri, Ve deliklerden süzülürken,o kazana dolan gözyaşları Ben sessizce bir köşeden izliyorum bu yaşananları ve gülüyorum Çünkü biliyorumki,at gözlükleri düşecek bir gün gözlerden Hırslar tükenecek bir bir sırayla,özlemler büyüyecek Belki onlarda görecek,belkide bu inat onları kahredecek Bu masalın sonucu nasıl olursa olsun bir gün elbet gelecek İşte o gün yukardan yere düşen elmayı bakalım kim yiyecek...

Sadece sevmek istedim
Ne kahpelikler gördüm,ne dansözler vardı
Umursamadan yaşadım,duymadan,hissetmeden
Belki bilmeyi istemedim yalanları
Sahte gülücüklerle mutlu oldum
En derin fırtınalarda sığındığım limanlara güvendim

Yeniden kendim oldum
Koskoca bir yükün altında ezilmişim
Nedensizce üzülmüş
Anlamsız sorularla gerilmişim
Değmezmiş bu yaşananlara
Boşuna bir ızdırabı çekmişim

İçimde hala ölmemiş bir ben varmış
Çok derinlerde kalmış,üstü örtülmüş
Gizlenmiş belkide korkuların ardında
Kırılmaktan,yorulmaktan çekinmiş
Hep beklemiş yıllarca umutla,heyecanla
Uzanan ellerimi tutsunlar diye hevesle

Kimseler tutmasada bugün elimden
Duymasada sesimi kapansada kulaklar
Artık tek taraflı olsada sevgim
Ben asla sizden geçmeyeceğim

Bencillikler içinde bırakılsamda

Hadi yağmur bolluğunla gel,bereketle gel
Öyle yağki temizle bu kara izleri
Kini nefreti öfkeyi yıka gitsin yürekten
Sessiz bir huzur kalsın senden geriye
Bir ılık meltem savursun tüm hüzünleri
Ardından tertemiz güneşler doğsun

İki tarih var aklımda
Hiç unutulmayan
Bir yaz sabahı yıl 87
İlk mutluluk ilk gelen can
Hoşgeldin kızım kınalı kuzum

Hadi yaşayın umutlarınızı heyecanlarınız yarım kalmasın Hayal edin ve yapın Doyasıya çıkartın bu hayatın zevkini Tatmin olsun içiniz Aklınıza takılmış hiçbir şüphe kalmasın Birgün bitecek bunlar,hevesler tükenecek Yaşanmış koca ömür bir nefeste bitecek Ben burdayım sessizce bekliyor olacağım Bende de yaşanacak yeni yeni hayatlar Belki sizin yeriniz başkasıyla dolacak Yarım kalan umutlar Ve kalpteki duygular Yerini sakinliğe bırakacak usulca Bir gün kalabalık içinde Belki tenha biryerde Yeniden karşılaşıp, gözgöze geleceğiz İşte o gün o zaman anlaşılacak herşey Yitip giden zamana o anda küseceğiz Geriye dönmeyecek geçmişteki o günler Hüzün sarıverecek çaresiz ve umutsuz Kaçırılan bir yaşam,yapılan yalnışlıklar Belki o gün çılgınca bir yağmur getirecek Islanan gözlerimin,yaşlarını görmeden Sessizliğim bitecek Zincirler kırılacak Usulca dökülecek,dudağımdan hıçkırık Ve ben o gün sizlere ELVEDA diyeceğim...