Yıllar su gibi akıp gidiyor,emekliliği düşünemiyorsunuz derken kovalanan yıllara sonunda yetişiyorsunuz
Emekliliğin önceleri ne olduğunu anlamıyorsunuz, izin dönüşü emeklilik istiyorsunuz,,uzun süren bayram tatili gibi,o tatil uzuyor sonra.bitmiyor, artık işe başlama tarihi geldi diyorsunuz, bir kaç sabah erkenden kalkıyorsunuz işe gidecek gibi, yılların alışkanlığı, gitmiyorsunuz,,gidemiyorsunuz
çağıranda yok sizi işe,,,, yüreğiniz işyerinde,sanki uzaktan orada ki çalışmalar film şeridi gibi önünüzden geçiyor,, sonra sık sık emekli olurken arkadaşlarınızın üstüne duygularını yazdıkları panoya takılıyor gözleriniz yürekten yazılmış dost yazılarını, usanmadan bıkmadan okuyorsunuz,
onlarla bir daha beraber olamıyacağınızı düşünüyorsunuz,, üzülüyorsunuz,,
onları ne kadar çok sevdiğinizi günler geçtikçe anlıyorsunuz ilk zamanlar onlarda alışamıyor telefonlar mailler,hal hatır sormalar, duygu fırtınası bitmiyecek gibi sanki sonra iş güç yaşam gailesi ve zamanın vefasızlığı giriyor araya yavaş yavaş azalıyor herşey telefonlarınız çalmaz,mailler gelmez oluyor işte o zaman emekliliğin ne demek olduğunu anlıyorsunuz
ikinci bir hayatın emekleme dönemini yaşıyor,alışmaya çalışıyorsunuz,
gündüz vakti boş sokaklarda yürürken kendinizi suçlu hissediyorsunuz iş vakti burada ne arıyorum,diye geçiyor içinizden sonra onada alışıyorsunuz
 
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...




Emekliliğime daha uzun yıllar var ama yıllar su gibi akıp geçiyor...Allahtan hayırlısı diyelim...güzel bir konuya deginmişiniz yüreğinize sağlık...selamlarımla....
üstat tam emekliğe ayrılmaya hazırlandığımız bu günlerde derdimizi öyle güzel ifade etmişin ki yüreğine sağlıktebrikler.
Ben ölüme yaklaşacağımı düşünürddüm halbuki öylede değil 2. ve çok güzel bir hayat başlıyor herkese nasip olsun......kutlarım
haklısınız Ramazan ağabi örneğin eşim her sabah işe gitmeğe alışık olduğu için,bundan bir kaç ay önce işleri durdu hep içinden bir boşluk hisediyordu ah bu işler açılsada evde durmakla kendini hep suçlu hisediyordu,sanki ev başına yıkılacakmış gibi hiç rahat edemiyordu,insan nasıl alışırsa öyle gidiyor,sağolun ramazan ağabi çok güzel örnek vermişsiniz tebrikler saygılar efendim.
Emeklliğe yakın insanlarda bir tedirgilik başlar,,sanki emekli olmak istemez tavırlar sergilerler,,Boş ta kalacağını,sıkılacağını veya kendini işe yaramaz biri olarak görüleceğini düşünür,,
işte aynen ben öyle düşünüyorum..::)))
Yaşanan bir gerçeğin mükemmel şekilde yazılara
dökülmesidir bu şiir.Şair yüreğinizi tebrik ederim.
sevgili arkadaşım.bence emeklilik iyi bir şey değil.bende emekliyim.esnaf olduğum için ben pek anlıyamadım.ama fiziksel yasantımızın geriye doğru gitmesinden anladım.artık işe yaramaz olduğumu.bir de aldığımız para mevzusu.inanın devlete vergileri ödeyen ler.vergilerini öderlerken.bu para devletimize helal olsun diyorlarmı acaba?.bunun vicdan muhakemesini yapıyorum kendimde.ve aldığımız para acaba helalmı diye.emekli oldum hiç rahatlamadım.hep aynı devam ediyorum.bazı düşüncelerinize katılmıyorum.hanımlarımız bizleri çok severler ve bizim yanlarından ayrılmamızı hiç istemezler.çalışmamızı da isterler tabiki.onlara şükran borçluyuz.size saygılar sevgiler sunuyorum.çok güzel bir yazıydı.bizlere fikir vermesi acısından.esen kalınız.
Bu şiir ile ilgili 57 tane yorum bulunmakta