Ah kadın vah kadın!
Yürekten seven kadın,
Hava, su,ateş kadar…
Toprak gibi kutsal,
Gülden daha nazik olan insan!
Toplumu sınıflı,
İktisadi yaşam birliği;
Özel mülkiyete dayanan,
Ataerkil devlet düzende,
Kıymetî harbiyesi bulunmayan,
İtişip kakışan
Daima horlanan kadın!
Ah kadın vah kadın!
Dertli anam, acılı bacım,
Hayatı zindan, günleri karanlık,
Utanası bu düzende,
Erkeğin malı, emaneti sayılan!
Baba, kardeş, kocadan,
Patron-ağa, beylerden…
Zulüm gören, dayak yiyen
Gelin, kız…
Çağdaş köle sayılan kadınlar!
Güvenmeyin şu sermaye düzenine.
Ah kadın vah kadın!
Ah, vah ey ezilen insan,
Şu bozuk düzende…
Hayatı zindan, yaşmı zor!
Törelere, cehalete,
Kör inançlara kurban edilen,
Siz canlar, sizi yiğit bacılar,
Berdel, beşik kertmesi, kuma.
Yâda genelevlere sunulan!
Kadın, kız, gelin…
Pazarda eşiya niyetine satılan,
Kadınsın diye seni geriye atan,
Zihniyete, anlayışa, kafaya…
Şimdi tam direnmenin zamanı,
İsyana isyana ey bacım isyana! .
Ah kadın vay kadın!
Öküzden sonra yeri gelen,
Para,pulla satılıp-alınan,
Gelin,kız,ana,bacılarımız!
Her tohumda filizlenerek;
Dallarda çiçeklenin, meyvelenin var.
Güçlenin birlikten kuvvet doğar,
Bilimi özümleyin, aydınlanın…
Yöz düzene, karanlığa korku salın! .
Solmayan birer gül…
Batmayan birer güneş;
Meral Yakar’lar gibi,
Tarihe yazılınlardan olun.
Birer Bese Anuş, Rewşanlar gibi,
Özgürlüğü yüreklere yansıtın,
Nice bedeller veren...
Clara Zetkin gibi umut olun.
Ah kadın vah kadın!
Özü hayat, içi yaşam dolu,
Cana can veren doğurgan,
Tanrılar kadar kutsal,
Toprak gibi bereketli!
Yüreği sevgi,şefkat dolu ana,
Ana,bacı,gelin olan kadın.
Köyde ırgatçı yâda berivan,
Şehirde emekçi, hizmetçi;
Proletarya ve işçi olan,
Erkeğin arkasında değil,
Omuz omuza yanında yürü,
Budur sana yakışacak olan onurlu kadın.
Ah kadın vah kadın!
Hep yürekten seven,
Hava, ateş, su gibi…
Toprak kadar kutsal,
Emperyalizme, kapitalizme,
Yobazlığa her türden gericiliğe…
Erkek hegomanlığına direnen,
Tüm devrimci kadınlar, analar!
Selâm size selâm olsun sizlere,
Bin selâm size.
Asla yıkılmaz gücünüz,
Kutlu olsun sekiz Mart’larınız
Dünya emekçi kadınlar Günü’nüz
Devrime giden şanlı yolunuz.
28.02.2010
Yıldırım
Kayıt Tarihi : 28.2.2010 22:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
SEKİZ MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ.. Kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olmak yolunda verdiği savaşın temsili başlangıcı 8 Mart 1857 yılında Amerika'nın New York kentinde tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadının düşük ücretlerini, uzun çalışma saatlerini ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için grevler yapması olarak kabul edilmektedir. Bu olaylardan 52 yıl sonra Danimarka'nın Kophenhag şehrinde düzenlenen Kadın Sosyalist Enternasyonel toplantısında 8 Mart 1857 de New York'ta başlayan, kadınların haklarını kazanılması ve kadınların birlikteliği mücadelesinin hr yıl Kadın Günü olarak kutlanmasını kararlaştırdılar. Kadın hakları mücadelesinde 1975 yılı büyük özellik taşıyordu. Uluslararası Kadınlar Yılı olarak kutlandı. Bu yıl etkinlikleri içerisinde Birleşmiş Millteler 8 Mart gününü Dünya Kadın Günü olarak kutlamaya başladı. İki yıl sonra 1977 de, Birleşmiş Milletler genel toplantısında Kadın hakları, uluslararası barış günü olarak kabul edildi. Bu kabulün altında iki temel neden açıklandı, Dünya barışının korunması, sosyal gelişim için ve temel insan haklarının kullanılması için kadınlarında eşitlik ve kendilerini geliştirmelerine olnak gereksinimi idi. Kadınlara eşit hakların verilmesinin Dünya barışını güçlendireceği kabul edildi. Dünya Kadınlar Günü kadınlar açısından çok daha farklı bir gün günümüzde. Kadın haklarının kazanılmasında nerelerden başlandığını ve bugünlere nasıl gelindiğinin hatırırlanması içinde özel bir gün. Bir çok gelişmiş ülkede kadın hakları çok ilerlemeler göstermiş olsada, ülkemizde ve gelişmeke olan ülkelerde kadın hakları ne yazıkki istenen seviyelerden oldukça uzakta. Dünya Kadın Günü dünya kadınları arasında da bir dayanışma ve deneyim değişimi günü. Dünya Kadınlar Günü ülkemiz içinde de kadın haklarının kazanılması, iyileştirilmesi için konunun gündeme gelmesinde de önemli bir gün. Kadın haklarının ülkemizde kullanımı ne yazık ki homejen bir dağılım göstermiyor. Kazanılan deneyimlerin, tüm ülke sathına yayılması için yılda bir gün olsa da Dünya Kadınlar Günü bizim için ayrı bir önem taşıyor. Dünya genelinde kadın haklarında son yıllarda meydana gelen artış dahi bir çok gerçeği değiştirbilecek nitelikte değildir. Dünyadaki en fakir insanların büyük bir çoğunluğu kadın, dünyadaki eğitim almamış insanların büyük çoğunluğu yine kadınlar. Kadınlar bugün ülkemizde de erkeklere göre %25 - 50 oranında daha az ücretle çalıştırılmaktadırlar. Bu gün bir Dünya Kadın Günü olmasını sağlayan tarihteki bazı önemli kilometre taşlarını aşağıda veriyoruz: 1857 New York: kadinlar 12 saatlik günlük çalışma saatine, düşük ücrete karşı yürüyüşler yaptılar. Polis tarafından dağıtıldılar. 1908 New York: 15.000 kadın daha kısa çalışma saati, daha iyi gelir ve oy hakkı için yürüdü. Doğum izni istediler. Kullandıkları slogan 'Ekmek ve Gül ' idi. Ekmek yaşama güvencesi, karın tokluğunu, gül ise daha kaliteli yaşamı simgeliyordu. 1909 İlk Kadın Günü 28 Şubat ta kutlandı. Avrupa'daki kadınlar da Şubat ayının son pazar gününü Kadın Günü olarak kutladı. 1910 Clara Zetkin isimli bir Amlan sosyalist kadın, kadın Sosyalist Enternasyonelinde Dünya Kadınlar Günü olmasını önerdi ve kabul edildi. 1911 Kophenag kararından sonra ilk kez 19 Mart ta Avusturya, Danimarka, Almanya ve İsviçre de kutlandı. Yüz binlerce kadın ve erkek değişik aktiviteler yaptılar. Oy verme, seçme seçilme hakları yanısıra meslek edinme ve mesleki eğitim görme haklarını istediler. Bu kutlamalardan 2 hafta sonra Triangel yangınında 140 kadın öldü. Bu olay Amerika çalışma kurallarını büyük ölçüde etkileyen bir yere sahiptir. 1917 Rus kadınlar ' ekmek ve barış' için grev yaptılar. Yaşam koşullarının kötülüğünü protesto ettiler. Bu olay 8 Mart ta olmuştur ve daha sonra bütün Avrupa ülkeleri tarafından da kabul görmüştür. 1977 Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Kadın Hakları ve Dünya Barışı Günü olarak 8 mart'ı kabul etti. Kadınsın diye seni geriye atan kafa Elinden gelse inan Caminden de kovacak... İnsan olmandan doğan hakların bir bir rafa Kaldırılıyor yine seni kim koruyacak? “
GERÇİ BU ŞİİRİMİ OKUYAN KAÇ GURUPTAN ATTIAMA
KÖYDE KADIN OLMAK
Köyde kadın olmaktansa
Sütlü bir inek olsaydım
Saçım başım yolmaktansa
Sütlü bir inek olsaydım
Evlenmemiş kul olmuşuz
Geçmeyen bir pul olmuşuz
Kadın değil mal olmuşuz
Sütlü bir inek olsaydım
Kem gözle bakılmaz idim
Kimseden sakınmaz idim
Kocadan yakınmaz idim
Sütlü bir inek olsaydım
İş bir değil çeşit çeşit
Yal bekler kapıdaki it
Ona seğirt buna seğirt
Sütlü bir inek olsaydım
Heriften önce kalkmalı
Odunla ateş yakmalı
Eşe eşeğe bakmalı
Evde kuruyup kalsaydım
Sonra sıra bazlamada
El ayağım sızlamada
Herif kalkmış nazlanmada
Sütlü bir inek olsaydım
Evin işi işten değil
Herkesin önünde eğil
Bir de adım Şengül, Sevil
Sararıp da solsaydım
Sana bakar çoluk çömlek
Yırtık sökük içlik gömlek
Tarla tapan evlek evlek
Sütlü bir inek olsaydım
Öküzün yamacı benim
Kıtlıkta umacı benim
Bacı benim acı benim
Sütlü bir inek olsaydım
Akşam düşen bitap yorgun
Herif gelmiş bize vurgun
Bir de gelin bize sorun
Sütlü bir inek olsaydım
Adam zırtapozun teki
Derim mecburen peki
Dur hele daha bu ne ki
Sütlü bir inek olsaydım
Herkese der ağam paşam
Azrail kesilir akşam
Anlamdım nasıl yaşam
Sütlü bir inek olsaydım
Ne bugün gördüm ne dünü
Çile Allah’ın her günü
Kim yaratmış herif seni
Sütlü bir inek olsaydım
Düzene yetmez de gücü
Kadınından alır öcü
Bire korkak gara böcü
Sütlü bir inek olsaydım
Ne gün biter ne de işin
Yarıda kesilir düşün
Kahpelik, yarım gülüşün
Sütlü bir inek olsaydım
Kadın değil kepek olsam
Kapı da bir köpek olsam
Eğri büğrü erkek olsam
Sütlü bir inek olsaydım
İtilip kakılmaz idim
Tellere takılmaz idim
Odaya tıkılmaz idim
Sütlü bir inek olsaydım
Tarla olduk sürüldük biz
Defter olduk dürüldük biz
Son sırada görüldük biz
Sütlü bir inek olsaydım
Elmayı aşıran benin
Âdemi şaşıran benim
Erkeği düşüren benim
Sütlü bir inek olsaydım
Mal gibi alıp alıp satıldım
Ben ki cennetten atıldım
günahkar oldum çatıldım
Sütlü bir inek olsaydım
Adım yok ki bir kadınım
Gelir geçer şadınım
Bir parmak bal tadınım
Sütlü bir inek olsaydım
Kah ayıldık kah bayıldık
Yatakta adam sayıldık
Seçim gelince sayıldık
Sütlü bir inek olsaydım
Dört kitabın belasıyım
Ben şeytanın kalesiyim
Dünyanın baş belasıyım
Sütlü bir inek olsaydım
Köleye köle olmuşum
İnsan değil bir kulmuşum
Başıma bela bulmuşum
Sütlü bir inek olsaydım
Mahmut NAZİK 14.07.2008 MERSİN
KÖYDE KADIN OLMAKTANSA
SÜTLÜ BİR İNEK OLSAYDIM
KENTTE YOKSUL OLMAKTANSA
SÜSLÜ BİR KÖPEK OLSAYDIM
Sistem çürütmüş kadını
Yarasını yalar durur
Arar koyamaz adını
Yazgısına dalar durur
Köyden kente inmiş kadın
Sanmış ki olurum hatun
Şu ucuzluğa bir bakın
YarınınI çalar durur
Yukarı bakar ah çeker
Aşağı bakar oh çeker
Yoksulluk ona şah çeker
Kocasını dalar durur
Paltosunu tutturmuşlar
Özgür diye yutturmuşlar
Bir çimdik bal tattırmışlar
Gıdım gıdım yalar durur
İki kadın, eş bir erkek
Erkekler pahalı demek
Ucuz olsun diye emek
Kadınları nallar durur
Vurmuşsa düzeni kriz
Kadın sofrasında çerez
Keriziz ya biz de yeriz
Evden eve yollar durur
İster satın, ister yatın
Ucuz işçi alın, satın
Sofranıza meze yapın
Sırada ne dullar durur
İşsizlik çıkmış çığırdan
O ne düşünür sen uyurken
Din iman demiş buyurgan
Sancak edip sallar durur
İşsiz taşmış ise giyin
İşçi gerek ise soyun
Kapitalizm de çok oyun
Zamanını kollar durur
Varoşlardaki Leyla’yı
Zincire vurmuş sevdayı
Süsler riyayı belayı
Düşlerini çalar durur
Canından,kanından erkek
Dönmüşte der eksik etek
Uyanmasın vurun kötek
Kılıcını sallar durur
Adam sanıp sevdim seni
Silip süpürdün sen beni
Eşitlik insanlık hani
Yalan yanlış sallar durur
Patronuna olur koyun
Alın da ağıla koyun
Bize gelir türlü oyun
Riyasını küller durur
Kentte de köyde erkek
Kimi yiğit kimi kepek
Bir topak kemiğe köpek
Sınıfına havlar durur
Daha dünkü namlı hırsız
Şimdi olmuş hacı hafız
Görünce yoksul güzel kız
Kuyruğunu sallar durur
Aşçı olmalı mutfakta
Kahpelik ister yatakta
Kimse görmesin sokakta
Yüzün gözüm çullar durur
Bin bir çile bin bir keder
Nasip kısmet buymuş kader
Böyle ezberletir peder
Keçi gitmez yollar durur
Esrar morfin ve de eter
Baş kaldırıp desek yeter
Katibi kim olduk beter
Sürülecek çöller durur
O başında bilgi yoksa
Edep, erkan, sevgi yoksa
Şartlanmışsan, algı yoksa
El beşiğin sallar durur
Be kardeşler sözün özü
Yok bunun ovası düzü
Sömürü söyler son sözü
Onlar allar pullar durur
Mahmut NAZİK 25.02.2009
BOZYAZI DERKÖY MERSİN
Eser-i,Sair-i
Saygiyla selamlarim..
Sekiz mart, dünya kadınlar günü
Kadına yaptığın, işkencedeki ünü
Sakın unutma, yaptığın O günü
Sözde kaldı, kadın hakları günü
Ana da bir kadın, bunu sakın unutma
Evladını vurarak, Onun gözyaşını akıtma
Kadınları, dünyaya kötü şekilde tanıtma
Kadınlara haksızlık yaparak, Onları yanıltma
Doğudaki kadın, kendini müdafaa edemiyor
Aşiret kararıyla, kadınlar hep kurban ediliyor
Bu bağnazlığa dur diyen, bir babayiğit çıkmıyor
Hani kadın haklarıydı, bu haklar nereye? Gidiyor
Peygamberimiz dahi, eşine devamlı yardım ediyordu
Bugün erkekler, eşini işte çalıştırıp, yemek bekliyordu
Sonrada kadın erkek eşit denilerek, onun hakkı yeniliyordu
Anaların artık gözyaşları akmasın, nerede? O şanlı ordu
08.03.2010
Fikret Gürsoy
ARAŞTIRMACI-YAZAR-ŞAİR-PROGRAMCI
TEBRİKLER EFENDİM. 10+
TÜM YORUMLAR (30)