bir ayağın çukurda ihtiyar mustafa
geldim yanına gerçekleri anlatmaya
bir inci kolye gibi acı dizili hayatın
ne seven bir kadın oldu seni ne mal ne mülk
nede kapını çalan
sadece yoksulluk vardı yollarına bakan
geldim yanına umudundan dem vurmaya
sana o güzel yarınları anlatmaya
kürek tutmaktan nasırlaşmış ellerine al
evladın sayıp bu gencin elini
çakır gözlerinle gözlerime dal
ki göreceksin ümitlerin dal verdiğini
geldim yanına umudundan dem vurmaya
sana o güzel baharları anlatmaya
dinle ey emekçi inan sözlerime
uyanamayacak olsanda yarına inan
ben sana inandım boş yere yemin etme
biliyorum göğsündeki ateşi kor gibi yanan
geldim yanına umudundan dem vurmaya
sana o güzel sabahları anlatmaya
bir ayağın çukurda ihtiyar mustafa
fabrika bacaları nasılda selamlıyor seni
bak haber salınmış dört bir tarafa
tüm emekçiler biliyor bu bağırlarından kopup gideni
geldim yanına umudundan dem vurmaya
sana o yalın gözyaşlarını anlatmaya
ellerin ömür boyu angaryadaydı
ne bir şefkat nede gülen bir bakış
kaderin kimlerin cüzdanlarındaydı
ömrünce bahar görmedin varsa yoksa kış
geldim yanına umudundan dem vurmaya
sana o şefkatli avuçları anlatmaya
şunu söylemek istiyorum ki sana
umutların cengaver yiğit sesiyle
gül geç aldırma hiç bir yaşanana
bitecektir acılar gecenin son cenazesiyle
geldim yanına umudundan dem vurmaya
sana o güzel akşamları anlatmaya
ihtiyar mustafa huzur içinde yat
sükun içinde uyu ihtiyar mücadeleci
güneş bu gün hiç sönmeyecek geceye inat
gözün arkada kalmasın ey yorgun emekçi
gidiyorum yanından yeni umutlar toplamaya
sana benzeyenlere seni anlatmaya....
Kayıt Tarihi : 23.2.2007 17:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!